3. Ceza Dairesi 2017/5322 E. , 2017/17546 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyetlere dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının tür ve miktarı itibariyle verilen hükmün, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. madde gereğince kesin nitelikte olup temyizi mümkün olmadığından, sanığın temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
2) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Tahrik oluşturan haksız davranışın ulaştığı boyuta göre, sanığın cezasında 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesi uyarınca (2/3) oranında tahrik indirimi uygulanması suretiyle sanığa eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazının reddine, ancak;
28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeple, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"un 322. maddesi gereğince, hükmün (1.) bölümünün TCK"nin 52/4. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafından " TCK 52/4 madde uyarınca ödenmeyen adli para cezasının sonuç olarak hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına," ibaresinin çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3) Sanık hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
a) Mağdur ...’nın olay sırasında polis olduğunu söyleyip, kimliğini göstererek kavga eden kişilere müdahale ettiği sırada, sanık ...’ın mağdur ...’ye “bana silah mı çekiyorsun, vurmazsan a. koyum” şeklinde hakaret ettiği olayda, mağdur ...’nin polis memuru olduğuna dair gerekli araştırmanın yapılmasından sonra, ek savunma da verilmek suretiyle sanığın 5237 sayılı TCK’nin 125/3-a maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, sanığın olayda uygulama yeri bulunmayan TCK’nin 125/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına dair karar verilmesi,
b) Sanığın mağdur ...’ye yönelik kasten yaralama eylemi nedeniyle tahrik indirimini gerektiren bir durum olmadığı halde, sanığın cezasında TCK’nin 29. maddesi uyarınca indirim yapılması,
Kabule göre,
c) Sanık hakkında TCK"nin 125/1. maddesi uyarınca seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edilmesine rağmen, bu cezanın TCK"nin 50/2. maddesi uyarınca yeniden adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
d) Sanığa TCK’nin 125/1 ve 125/4. maddeleri uyarınca verilen 1 yıl 2 ay hapis cezasının TCK’nin 29. maddesi uyarınca (1/3) oranında indirimi sırasında sanığın “9 ay 10 gün hapis cezası” yerine “9 ay 20 gün hapis cezası” ile cezalandırılmasına, bu cezanın TCK’nin 50. maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi sonrasında sanığın “5600,00-TL adli para cezası” ile cezalandırılması yerine, “5400,00-TL adli para cezası” ile cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle sanığa eksik ceza tayini,
e) 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 26/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.