23. Ceza Dairesi 2016/11986 E. , 2016/8407 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 62, 52, 54 ve 53. maddeleri gereğince üç kez 2 yıl 6 ay hapis ve 20.000 TL adli para cezası ile mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
.. vatandaşı olan katılanların, ülkelerinde yaşanan iç savaş nedeni ile Türkiye"ye geldikleri, katılan ..."ın ..."den komşusu olan temyiz kapsamı dışında bulunan sanık ... ve..."e yurt dışına çıkmak istediklerini söyledi,... ve ..."in de katılanları bu işleri yaptığını söyledikleri sanık ... ile tanıştırdıkları, sanığın da katılanlara gemi ayarlayarak yurt dışına çıkmalarına sağlayacağını söyleyerek katılanların inanmasını sağladıktan sonra, katılan ..."den 10.000 dolar, katılan ..."dan 14.000 dolar ve diğer katılan ..."dan ise 5.000 dolar aldığı, daha sonra katılanları yurt dışına götürecek aracı ayarlamak için temyiz kapsamı dışında bulunan sanıklar ile birlikte katılanların yanından ayrıldığı, yolda giderken sanık ..."un daha önce kurguladığı senaryo kapsamında ayarlamış olduğu sivil polis görünümlü şahısların gelerek sanık ... hakkında işlem yapıyormuş gibi davranıp sanık ..."u alıp götürdükleri, sanığın bu surette hileli eylemlerle katılanları kandırmak suretiyle haksız menfaat temin ettiği kabul olunan somut olayda,
1) Sanık hakkında, katılan ..."ye yönelik eyleminden dolayı dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz başvurularının incelenmesinde,
Sanığın hileli eylemlerle katılanı kandırmak suretiyle haksız menfaat temin ettiği, sanığın ikrar içeren savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, bu katılana yönelik eylemi nedeni ile sanık hakkında dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O yer C. Savcısı, katılanlar, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2) Sanık hakkında, katılanlar ... ve..."e yönelik eylemlerinden dolayı dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz başvurularının incelenmesinde,
Sanığın önce katılan ... ile tanışıp onu yurt dışına götüreceği konusunda inanmasını sağlayarak menfaat temin ettikten sonra, bu kez katılan ... aracılığı ile, katılanlar ... ve.. ile birlikte görüşerek bunlarında inanmasını sağladıktan sonra aynı anda menfaat temin ettiğinin anlaşılması karşısında, sanığın, dolandırıcılık suçunu katılanlar ... ve ..."a karşı tek bir fiille işlemesi nedeniyle bu katılanlara yönelik eylemleri açısından sanık hakkında TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğini gözetilmeyerek, ayrı ayrı dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
b) Kabule göre de, 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
Bozmayı gerektirmiş, O yer C. Savcısı, katılanlar, sanık ve müdafiisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında tutukluluk kararı verildiği anlaşıldığından İNFAZIN DURDURULMASINA, bu suç nedeniyle infaz kurumunda bulunan sanıkların SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 29/09/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.