Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Hükmün tefhim edildiği tarihte cezaevinde bulunan sanık ...’a CMK’nın 263. maddesine göre bulunduğu cezaevi aracılığıyla vereceği dilekçe ile kararı temyiz edebileceğinin belirtilmemesi karşısında, sanığın temyiz talebinin öğrenme üzerine ve süresinde yapıldığı anlaşılmakla, 11/07/2018 tarihli temyiz talebinin reddine dair ek kararının kaldırılmasına karar verilerek yapılan temyiz incelemesinde, Görme Engelliler Derneğine giden sanığın orada bulunan katılanlara isim vermek suretiyle bazı milletvekillerini referans gösterip katılanlardan ayrı ayrı para, ikametgah ilmuhaberi, fotoğraflar alarak onlara iş bulma vaadiyle katılanlar ..., ..., ... ve ...’dan 150 TL, ..."den ise 100 TL menfaat sağladığı ve birkaç kez bildirmiş olduğu telefonlarla görüşmenin ardından ortadan kaybolarak katılanları zarara uğrattığı, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık savunması, katılan beyanları, tanık ifadesi ve dosya kapsamından; sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bozmayı uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sübuta ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 05.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.