Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6354
Karar No: 2017/3505

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/6354 Esas 2017/3505 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonucunda sanıkların silahlı terör örgütüne üye olma suçlarının sübutu kabul edildi ve TCK'nın 314/2, 53/1, 58/9 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri gereğince mahkumiyet kararı verildi. Sanıkların savunmaları reddedildi ve cezada azaltıcı sebep olarak değerlendirildi. Dosya incelendi ve hükümlerde bir isabetsizlik görülmediği için sanıkların temyiz itirazları reddedilip hükümler onandı. Karara karşı oy veren üyeler, örgüt üyeliğinin sübutu için çeşitlilik ve yoğunluk gösteren eylem ve faaliyetlerin aranması gerektiğini belirtti. Dosya kapsamındaki delillerden örgütsel bağın bulunduğu sendikal faaliyetlerine katılan sanıkların terör örgütü üyeliğini ispatlayacak yeterli delil bulunmadığından \"şüpheden sanık yararlanır\" ilkesi gereği beraat kararı verilmesi gerektiği görüşündeydiler. Kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 53/1, 58/9 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2016/6354 E.  ,  2017/3505 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : Tüm sanıklar hakkında ayrı ayrı: TCK’nın 314/2, 53/1,
    58/9 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri gereğince
    mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 30.03.2017 tarihinde üyeler ... ve ...’ın sanıklar ... ve ... yönünden sanıkların mahkumiyetlerine yeterli delil bulunmaması nedeniyle beraat kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulması yönündeki karşı oyları ve oyçokluğuyla, diğer sanıklar yönünden ise oybirliği ile karar verildi.

    KARŞI OY:
    Silahlı terör örgütüne üye olma suçu, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Terör örgütü ile organik bağ kurup hiyerarşik yapısına dahil olmasıdır. Organik bağ, faili emir ve talimat almaya ve vermeye açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur.
    Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre; silahlı terör örgütüne üye olmak suçunun oluşabilmesi kişinin terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olup örgütle organik ilişki içine girmesi, sürekli şekilde, çeşitlilik ve yoğunluk gösteren eylem ve faaliyetlerde bulunması aranmaktadır. Örneğin örgütün sürdürdüğü faaliyetler kapsamında, gizliliği temin amaçlı kod adı almak, örgütün kırsal alandaki kamplarına katılıp faaliyet gösterme, örgütsel toplantı, etkinlik ve eylemlere düzenli ve sürekli katılma, düzenli ve sürekli şekilde örgüte malzeme ve eleman teminine çalışma, sürekli şekilde örgüte müzahir kitlenin eylemlerine katılma veya bunların organizasyonunu yapma veya kitleleri bu eylemlere yönlendirme veya nakillerini sağlamak gibi çeşitlilik ve süreklilik gösteren eylem ve faaliyetler örgüt üyeliğinin sübutu için kabul edilen unsurlardır.
    Ceza yargılamasının amacı, hiçbir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Maddi gerçeğe ulaşmada mantık yolunun izlenmesi gerekir. Gerçek; akla uygun ve realist, olayın bütünü veya bir parçasını temsil eden kanıtlardan veya kanıtların bütün olarak değerlendirilmesinden ortaya çıkarılmalıdır, yoksa bir takım varsayımlara dayanılarak sonuca ulaşılması, ceza yargılamasının amacına aykırıdır. Bu ise ancak hukuka uygun olarak elde edilmiş ve mahkeme önünde tartışılmış deliller ile mümkün olabilir.
    Anayasanın 38/4. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/2. maddelerinde düzenlenmiş bulunan suçsuzluk karinesi, yine AİHM"nin kararlarında istikrarla uygulanan "sanığın şüpheden yararlanma hakkı" suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kişinin suçsuz sayılması gerektiğini ifade etmektedir. Bu karine uyarınca, suçsuz olduğu varsayılan kişinin suçlu kabul edilmesi için kesin hükümle mahkum olması, mahkumiyet için de fiilin ispatlanması, yani şüphenin bertaraf edilmesi gerektiğinden, şüpheden sanık yararlanır ilkesi suçsuzluk karinesinin bir uzantısı olarak karşımıza çıkmaktadır.
    Tüm bunların ışığında somut olayda, sanıklar Hülya Yalçın ve ... dışındaki sanıklar yönünden dosya kapsamındaki ortaya konan delillerden mahkeme kararı ile hukuka uygun olarak yapılan telefon dinlemelerinden elde edilin tapeler, fiziki takip, uçak bilet ve rezervasyonlar, HTS kayıtları sanıkların savunmaları ile diğer delillere göre silahlı terör örgütü MLKP/ ESP silahlı terör örgütü ile hiyerarşik ilişki içinde olduklarını gösteren eylemlerindeki çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk nedeniyle örgüt üyesi oldukları sabit ise de;
    Sanıklar ... ve ..."ın KESK"e bağlı sendikaların üyeleri
    olup bazı sendikal faaliyetlerde bulundukları bu faaliyetlerin örgütsel bağının bulunduğuna dair dosyada yeterli delilin bulunmadığı gibi bu sanıkların örgüt hiyerarşisine dahil olduklarını gösterecek yeterlilikte eylem ve faaliyetlerinin de bulunmadığı anlaşılmakla sanıkların terör örgütü üyeliklerini ispatlamaya yetecek her türlü şüpheden uzak kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığından "şüpheden sanık yararlanır" evrensel hukuk ilkesi gereği her iki sanığın "terör örgütü üyelik suçu" sabit olmadığından, bu sanıklar yönünden mahkumiyete ilişkin kararın bozulması yerine onanmasına dair sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayız.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi