11. Hukuk Dairesi 2015/2725 E. , 2016/905 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/09/2014 tarih ve 2011/449-2014/352 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 26/01/2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacılar vekili Av. ... ve davalı ... . vekili Av. .... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ... ..nin, diğer davalı ... "den aldığı petrolü ...."da bulunan ...."ne taşıması hususunda müvekkili şirket ile anlaşma sağladığını, bu anlaşma sonucunda müvekkili şirkete ait aracın 08.01.2008 tarihinde 13.865 lt malı yüklediğini ve yola çıktığını, taraflar arasında akaryakıt teslim formu düzenlendiğini, bu forma göre de malın ulusal marker seviyesinde olduğunun davalı ... tarafından taahhüt edildiğini, fakat araçtaki yakıtın ulusal marker seviyesine uygun olmadığı gerekesiyle tutanak tutulduğunu, bu tutanak sonucunda müvekkil şirket yetkilisi hakkında ceza davası açıldığını, aynı zamanda aracına ve yakıta el konulduğunu, yüklenen malın yeterli oranda markersız olmasındaki kusurun davalı ....ten kaynaklandığını, müvekkili şirket yetkilisinin beraatine karar verildiğini, ancak nakliye taşımacılığında kullanılan aracın 4 aydan fazla süre bağlı kaldığını, müvekkili şirketin yetkilisi araç üzerindeki tedbiri kaldırmak için 25.000,00 TL teminat bedeli yatırdığını, bu bedeli de karar kesinleştiğinde alabildiğini, ulusal marker seviyesinin %100"e getirilmesinin mümkün olmadığının müvekkili firmaya sözlü olarak .... tarafından bildirildiğini, müvekkili firmanın ve yetkilisinin ticari hayatının bu olay nedeniyle zarara uğradığını, gerek maddi gerekse de kaçakçılık suçuyla yargılanması sebebiyle manevi çöküntü içine girdiğini, müvekkili firmanın sadece taşıma işini yüklendiği bir maldan dolayı 32.118,41 TL malın bedelini 27.02.2008 tarihinde ödemek zorunda kaldığını, nakliye aracının 4 aydan uzun süre mahkeme kararı ile bağlı kaldığını ve çalışmadığını, 25.000,00 TL teminatın yaklaşık 3 yıl mahkeme hesabında kaldığını ileri sürerek, 67.118,00 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın usul ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davacılardan .... ile davalılardan .... arasında diğer davalı ... firmasından alınan petrolün ... .... İlçesinde bulunan … Maden şirketine taşınması hususunda anlaşıldığı, iş bu anlaşma çerçevesinde davacı şirkete ait tanker ile 08.01.2008 tarihinde taşıma işi gerçekleştirilirken Jandarma tarafından durdurulduğu, yapılan kontrol sırasında 4 adet bölmeden birisinin mührünün bulunmadığının tespit edilmesi ve aracın şoförü olan davacılardan ... tarafından araçta taşınan yakıtın fatura ve sevk irsaliyelerinin ibraz edilememesi üzerine kaçak ve usulsüz bir şekilde petrol taşıma suçu şüphesiyle tutanak tutularak, burada yetkili kişiler tarafından mührü açık olan ve kaçak olduğundan şüphelenilen yakıttan numune alınarak ölçüm yapıldığı, yapılan ölçüm sonucunda yakıtın standart dışı ve kaçak olduğunun tespit edilmesi üzerine tankerin Jandarma komutanlığına teslim edilerek alıkonulduğu, davacılardan ... hakkında dava açıldığı, davacıların sorumluluğundaki tanker ile taşınan yakıtın yolda mühürlerinden biri sökülmek suretiyle bir kısmının alındığı ve yakıta müdahale edildiğinin açıkça anlaşıldığı, bu durumda teslim alınan yakıtın baştan itibaren marker seviyesinin düşük olduğunu ispat yükünün davacılarda olduğu, yolda mühürlerden birini sökmek suretiyle yakıta müdahale edilmiş olması, jandarma tarafından yaptırılan analize kadar geçen süre, numune alma koşulları, ölçüm yapılan cihazın özelliklerine göre de farklı sonuçlar ortaya çıkabileceği, davalılardan .... firmasının kusurlu mal teslim ettiğinin ve bu şekilde kusurlu eylemleri ile iddia edilen zararlara sebebiyet verildiğinin ispat edilemediği, davalılardan.... şirketinin taşınan yakıta fiziki müdahale şansı ve yakıt ile fiziki bir bağlantısının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalı ..."e verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 28/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.