İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili 14/01/2013 hâkim havale tarihli dilekçe ile, M.. mahallesi 1112 ada 13 parsel sayılı 183 m² yüzölçümlü taşınmazın, müvekkili tarafından 1998 yılında 1/2 hissesinin, daha sonra kalan 1/2 hissesinin satın alındığını, 2012 yılında tapu müdürlüğüne başvurulduğunda, taşınmazın 29 m²"sine imar uygulaması nedeniyle E.. Belediyesinin malik olduğunun öğrenildiğini, taşınmazın 29 m²"sinde tapu müdürlüğünün hatası nedeniyle müvekkilinin tasarrufta bulunma imkanının ortadan kalktığını belirterek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere 1.000.00.- TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikle davalıdan alınarak müvekkile verilmesini talep etmiştir.
Davalı H.. vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazı satın aldığı tarihten önce 11/02/1992 tarih ve 651 yevmiye nolu işlemle tesis edilen "taşınmazın imar uygulamasına tâbi tutulduğu ve yoldan 29 m²"si bu taşınmaza eklendiği” şerhi bilinerek satın alındığı bu sebeple zarar gördüğünden bahisle tazminat talebinde bulunulamıyacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesine istinaden açılan tazminat davasıdır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 20/01/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.