MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen beraat hükmü katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanığın, katılan sigorta şirketinde sigorta müdürü olarak çalıştığı, 2006-2007 senelerinde yapılan bir kısım poliçelerin Türk lirası ve döviz olan bedellerini tahsil etmediği, ettiklerini ise şirkete teslim etmeyerek uhdesine geçirip yaklaşık 100.000TL şirketi zarara uğrattığı iddia olunan olayda; sanığın tanık ...’in şirketi ile katılan şirket arasındaki alt acente anlaşması 05.03.2007 tarihinde bitmesine rağmen bunu sözlü olarak uzatması, bu tarihten sonra da katılanın bilgisi haricinde tanık ...’in şirketince poliçe yapılıp tahsilat gerçekleşmiş olması, bu tahsilatların bir kısmının da ... tarafından şirkete iade edilmemiş olması ve sonradan 09.10.2007 tarihli protokol ile ...’in borcunun belirlenmesi, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda, sanığın, katılan şirkette çalıştığı 21/10/2004-18/10/2007 tarihleri arasında, kalem kalem belirtilen toplam 72.250,16 TL, 15.648,76 Euro ve 10.195,27 USD prim alacağını süresi geçmiş olmasına karşın tahsili için herhangi bir çaba göstermeyip, yasal takibat yapmayarak şirketin zarara uğramasına sebep olduğu; ayrıca, sanığın bu miktarlardan kendisine mal etmiş bulunduğu herhangi bir meblağa rastlanmadığı ve uhdesinde müşteki şirket parası bulunmadığının belirtilmiş olması, katılanın ‘’sanık tarafından tahsilatların elden nakit olarak da yapıldığını beyan etmesi, ancak bu meblağ içinde tanık ...’in alt acente olarak borçlu olduğu miktarının da geçmiş olması ihtimali karşısında;bilirkişi raporlarında adları geçen her bir müşterinin dinlenmesi, şirket ortakları veya sanık ile bir yakınlıklarının olup olmadığının ve poliçe primlerini ne şekilde ödediklerinin, sanığın kendilerinden elden para alıp almadığının sorulması ile banka yolu ile ödeme yaptıklarını beyan etmeleri halinde şirket hesabına mi yoksa başka bir hesaba mı ödeme yaptıklarının araştırılmasının ve bu eksiklerinin tamamlanmasının ardından yeniden bir bilirkişi raporu alınarak sonrasında sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmayla hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.