Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/3411 Esas 2015/15060 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3411
Karar No: 2015/15060
Karar Tarihi: 18.11.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/3411 Esas 2015/15060 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının kendisine akıl zayıflığından faydalanarak borçlu olmadığı halde 45.000 TL bedelli bono imzalattığını iddia ederek, borcu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı ise senedin uygun olduğunu ve icra takibine süresi içinde itiraz edilmediğini, ayrıca davacının fiil ehliyetine sahip olduğunu savunmuştur. Mahkeme, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddetmiştir. Karar yüksek mahkeme tarafından onanmıştır.
Kanun Maddeleri: Fiil ehliyeti, İcra ve İflas Kanunu, Medeni Kanun.
19. Hukuk Dairesi         2015/3411 E.  ,  2015/15060 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı ... tarafından müvekkili aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2010/966 sayılı dosyası ile yapılan takibin dayanağı olan 45.000 TL bedelli bononun davacıya akıl zayıflığından faydalanarak borçlu olmadığı halde imzalatıldığını, o tarihte kısıtlı İsmail Şahin’in düşme nedeniyle beyin sarsıntısı geçirdiğini ve tedavi gördüğünü, sonrasında da normal beyin fonksiyonlarına sahip olamadığını ve kendisine akıl yetersizliği nedeniyle vasi atandığını ileri sürerek, dava konusu bono nedeniyle davacının davalıya borcu bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, senedin 2008 yılında düzenlendiğini, icra takibinin ise 2010 yılında başlatıldığını, icra takibine süresi içinde itiraz edilmediğini, iptal davalarının bir yıl içinde açılabileceğini, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, ... Hastalıkları hastanesinden alınan raporun akıl hastalığı değil bir akıl zayıflığı raporu olduğunu, senedin tanzim tarihi itibariyle kısıtlının durumunun bilinemeyeceğinin açıkça belirtildiğini, kısıtlının oğlunun asıl borçlu olduğu bir senette aldatma olasılığının hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
    Mahkemece, takibe konu edilen bononun bütün unsurları ile geçerli olduğu ve davacı imzasını taşıdığı, davacının senedin tanzim tarihinde fiil ehliyetine sahip olduğu, davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA. 18.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.