Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9986
Karar No: 2015/11140

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/9986 Esas 2015/11140 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2015/9986 E.  ,  2015/11140 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : 5395 Sayılı Yasaya Göre Koruma Kararının Kaldırılması

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dava. 2828 sayılı Kanununa göre alınmış olan korunma kararının kaldırılmasına ilişkindir. Sözü edilen Kanun, korunmaya muhtaç çocukların, ergin oluncaya kadar, bu kanun hükümlerine göre kurulan sosyal hizmet kuruluşlarında bakılıp gözetilmeleri hususundaki tedbirin görevli ve yetkili mahkemece alınacağını hükme bağlamış (2828 s. K. m. 22/1), görevli ve yetkili mahkemenin hangi mahkeme olduğunu göstermemiştir. Kanunun 24. maddesi de, korunma kararı alınmasını gerektiren şartların ortadan kalkması halinde, kurum yetkililerinin önerisi üzerine mahkemece, çocuk ergin olmadan kaldırılabileceği gibi, ergin olduktan sonra da, çocuğun rızası alınmak şartıyla ve bu maddede gösterilen şartların varlığı halinde korunma kararının devamına karar verilebileceğini hükme bağlamıştır.
    09.1.2003 tarihinde kabul edilen ve 18.01.2003 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe giren, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanununun 6. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendi ise; görev alanına giren konularda, bedensel ve zihinsel gelişmesi tehlikede bulunan veya manen terk edilmiş halde kalan küçüğü, ana ve babadan alarak bir aile yanına veya resmi ya da özel sağlık kurumuna veya genel veya katma bütçeli daireler ve benzeri yerlere yerleştirmeye İlişkin tedbirin Aile Mahkemelerince alınacağını hükme bağlamıştır. 03.07.2005 tarihinde kabul edilen ve 15.07.2005 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe gren 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, korunma ihtiyacı olan çocuk hakkında, koruyucu ve destekleyici tedbir kararı alma yetkisini çocuk mahkemelerine vermiş (5395 s. K. m.7/7), bu Kanunun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik de (R.G. 24.12.2006 ve 26386) "mahkemenin”, müstakil çocuk mahkemesi bulunmayan yerlerde aile ya da asliye hukuk mahkemeleri ile suça sürüklenen çocuklar yönünden ceza mahkemelerini ifade ettiği belirtilmiştir (Yönetmelik m. 4/c). Yukarıda belirtilen kanun ve yönetmelik hükümlerine göre, 4787 sayılı Aile Mahkemeleri Kanununun yürürlüğe girmesiyle, 2828 sayılı Kanun uyarınca korunmaya muhtaç çocuklar hakkında korunma kararı alma ve koşullarının varlığı halinde bu kararı kaldırma görevi Aile Mahkemelerinin görevi kapsamına alınmıştır. İşin esasıyla ilgili karar verme görevi sonradan yürürlüğe giren yukarıda belirtilen kanunlarla değiştiğine göre, karar verilmesinden sonra ... Aile Mahkemesinin kurulup faaliyete geçtiği anlaşılmakla aile mahkemesine görevsizlik kararı verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    2-Kabule göre de;
    2828 sayılı Yasa uyarınca alınmış olan korunma kararının kaldırılmasına yönelik istek, korunma altında bulunan çocuğun hak ve menfaatleriyle İlgilidir. Bu nedenle davanın, hakkında korunma karan alınmış olan çocuğa, ergin değilse yasal temsilcisine (veli veya vasisine) yöneltilmesi, onların da göstereceği deliller varsa, toplanıp, sözü edilen yasanın 24. ve müteakip maddeleri çerçevesinde değerlendirilerek ulaşılacak sonuç uyarınca karar oluşturulması gerekir. Bu hususlar gözetilmeden hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 01.06.2015 (Pzt.)

    KARŞI OY YAZISI

    Temyize getirilen karar, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin “korunma kararının kaldırılmasına” ilişkin 10.9.1996 tarihli 1996/328-376 sayılı kararıdır. Bu karar, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunun talebi üzerine evrak üzerinde verilmiştir.
    Hakkındaki koruma kararı kaldırılmış olan 1983 doğumlu ..., kaldırma kararının yasal temsilcilerine husumet yöneltilmeden, deliller toplanmadan eksik hasım ve eksik inceleme ile verildiğini ileri sürerek, 23.10.2009 tarihli temyiz dilekçesiyle kararın bozulmasını talep etmektedir.
    1996 yılında verilmiş ve sonuçlarını hasıl etmiş olan kararın temyiz edilmesiyle ilgilinin elde etmek istediği sonuç, kurum vasıtasıyla kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam olanağından yararlanmaktır. Çünkü, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununa, 25.2.1988 tarihli 3413 sayılı Kanunla ilave edilen Ek 1. madde; reşit oluncaya kadar kuruma bağlı sosyal hizmet kuruluşlarında kalmış olan korunmaya muhtaç çocukların kamu kurum ve kuruluşlarına kurum vasıtasıyla iş başvurusunda bulunacaklarını hükme bağlamıştır. Bu Kanuna dayanılarak Bakanlar Kurulunca çıkartılan ve 2.3.1995 tarihli 22218 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe konulan “Korunmaya Muhtaç Çocukların işe Yerleştirilmelerine İlişkin Tüzük” hükümlerine göre, “hakkında korunma kararı alınmış olup da, reşit oluncaya kadar sosyal hizmet kuruluşlarında kalmış olan korunmaya muhtaç çocukların, kamu kurum ve kuruluşlarına iş başvurusunda bulunmaları kurum aracılığıyla” mümkündür. (Tüzük m. 7) Tüzük, başvuru sahibinin geçmişte bir sosyal hizmet kuruluşunda kaldığının ve korunduğunun belgelenememesi halinde, bu hususu tespit eden bir mahkeme kararı aramaktadır. ( m. 7) İlgili, reşit oluncaya kadar sosyal hizmet kuruluşunda kaldığını belgelendiremediğine göre, bu hususun tespiti için mahkemeden karar alabilir. Başka bir ifade ile 1996 yılında verilmiş bir kararı, on üç yıl sonra temyiz etmekle elde etmek istediği sonuca, tespit davası açmak suretiyle ulaşabilir. Verilen kaldırma kararı, kurumun başvurusu üzerine “hasımsız” olarak evrak üzerinde alındığına göre, temyiz eden bakımından “kesin hüküm” kuvveti yoktur ve temyiz edeni bağlayıcı nitelikte de değildir. Hükmü temyiz edenin, böyle bir tespit davası açma imkanı olduğuna göre, 1996 yılında verilmiş bulunan bir kararı, on üç yıl sonra temyize taşımakta ve temyiz mahkemesinden, on üç yıl önce verilmiş bir kararın hukuksal denetimi istemekte korunmaya değer hukuksal bir yararı bulunmamaktadır. Bu bakımdan, temyiz talebinin, incelenemeyeceği, hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına İştirak edemiyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi