Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/5310 Esas 2021/7134 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/5310
Karar No: 2021/7134
Karar Tarihi: 27.05.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/5310 Esas 2021/7134 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/5310 E.  ,  2021/7134 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı ve davalılardan ..., ... ve ... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK"nun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup, adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay"a da yapılabilir ve talep hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilebilir.
    Davalı ... vekilinin adli yardım talebi ile ilgili olarak yapılan incelemede, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 335 vd. maddeleri uyarınca, adli yardım talebinde bulunan kimsenin, kendisiyle ailesini geçindirmek bakımından önemli bir zarurete düşürmeksizin davanın gerektirdiği giderleri ödemekten kısmen veya tamamen aciz içinde bulunduğunu (fakirlik şartı) ve davasında veya savunmasında haklı olduğunu (haklı olma şartı) ispat etmesi gerekir. Aynı Kanunun 336/2. maddesine göre de talepte bulunan kişi, iddiasını dayandırdığı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunmak zorundadır. Somut uyuşmazlıkta ise davalılardan ... vekili tarafından herhangi bir belge sunulmadığı, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında davalı ...’ in gerekli şartları taşımadığı anlaşılmakla, hakkındaki adli yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434. maddesi (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Yasanın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği, dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Temyiz harç ve giderlerinin eksik ödenmiş veya hiç ödenmemiş olduğunun sonradan anlaşılmış bulunması halinde, karar veren Hakim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde tamamlanması veya ödenmesi, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Ancak temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği halde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddi gerekir.”
    Davada ise, yukarıda sözü edilen yasa ve İçtihadı Birleştirme Kararı hükmüne aykırı olarak hükmü temyiz eden davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinin verildiği sırada ve yasal temyiz süresi içerisinde gerekli nispi harç ve giderlerin tamamı ödenmemiş bulunmaktadır. Böyle olunca da, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun anılan maddesinde öngörülen prosedür işletildikten, şayet temyiz dilekçesinin reddi yönüne gidilirse anılan ret kararının hükmü temyiz eden davalıya tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten, temyizin süresinde yapıldığı sonucuna varıldığı takdirde doğrudan iade edilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.