3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5459 Karar No: 2017/17299 Karar Tarihi: 21.12.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/5459 Esas 2017/17299 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2017/5459 E. , 2017/17299 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Sanığın, mağduru, hem hayati tehlike oluşturacak hem de ve orta (3.) derecede kemik kırığına neden olacak şekilde yaraladığı olayda, birden fazla nitelikli halin birleşmesi halinde sanığa verilecek cezanın TCK"nin 87. maddesinden ancak bir kez arttırılabileceği, sanık hakkında yalnızca daha ağır neticesi olan hayati tehlike oluşturacak şekilde yaralama nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 87/1-son maddeleri uyarınca uygulama yapılması gerekli ve yeterli iken, kemik kırığının da meydana geldiğinden bahisle ayrıca TCK"nin 87/3. maddesi gereğince arttırım yapılması suretiyle sanığa fazla ceza tayini, 2) Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre; olay tarihinde sanığın yanında annesi tanık ... olduğu halde aracını park etmek istediği esnada kasap dükkanında çalışan tanık ... ile park yeri hususunda aralarında tartışma yaşandığı, sanığın, kolluk ve savcılıkta alınan beyanlarında; işyerinden dört kişinin gelerek kendisine müdahale ettiğini ve bu şahıslarla karşılıklı olarak kavga ettiklerini ifade ettiği, tanık Emine"nin aşamalarda sanığın beyanını doğruladığı, tanık ..."in 14.10.2014 tarihli celsedeki ""birbirimize karşılıklı olarak vurduk"" şeklindeki ifadesi ve sanığa ait adli muayene raporundaki bulgulara göre; başlangıç anı tam olarak tespit edilemeyen ve her iki tarafında yaralanması şeklinde gerçekleşen olayda, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespit edilememesi nedeniyle, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiğinin gözetilmemesi, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 21.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.