23. Hukuk Dairesi 2018/1503 E. , 2020/4092 K.
"İçtihat Metni" İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, ... ülkesinde komisyonculuk hizmeti alanında faaliyet gösteren müvekkilinin davalı ile akdedilen komisyon anlaşması gereğince davalı ile ...’da faaliyet gösteren ... Şirketi arasında alım-satımı işine aracılık ettiğini, taraflar arasında satım sözleşmesinin kurularak edimlerin yerine getirildiğini, ancak davalı tarafça komisyon anlaşmasında belirlenen ücretin müvekkiline ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.476,83 USD komisyon ücretinin avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 03.07.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 6.190,12 USD artırarak toplam 16.666,95 USD’nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davanın kısmi dava olarak açılamayacağı itirazında bulunmuş, müvekkili şirketin başlangıçta satıma aracılık için davacıya 0,02 oranında komisyon ödemeyi kabul ettiğini, ancak sonradan davacının alıcı şirket müdürleri için de 0,02 oranında komisyon verilmesini aksi halde satımdan vazgeçileceğini belirtmesi üzerine müvekkilinin 0,04 oranında komisyon ödemeyi kabul etmek zorunda kaldığını, davacının edimlerini gereği gibi yerine getirmediğini, müvekkilinin elinde kalan üründen dolayı zarar ettiğini savunarak davanın reddini, aksi kanaat halinde gabin olduğunun kabulüyle davacının talep ettiği komisyon oranı ücretinin indirilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin kararı ile dava konusu komisyon alacağına konu alım satım sözleşmesinin davalı ile dava dışı alıcı firma arasında kurulduğu ve edimlerin karşılıklı olarak ifa edildiğinin ihtilafsız olduğu, sözleşmede komisyon oranının 0,04 olarak belirlendiği, davalı tacir olup basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü bulunduğu, sözleşmedeki oranı taraflar serbest iradeleri belirlediğinden komisyon alacağından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun
esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekilince istinaf karar tarihinde kararın kesin olmadığı gerekçesiyle temyiz başvurusunda bulunulmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince dava tarihi olan 13.10.2014 tarihindeki kur üzerinden talep edilen 16.666,95 USD alacağının (2.776 x 16.666,95 = 46.267,45 TL), harca esas dava değerinin, karar tarihindeki kesinlik sınırı dikkate alındığında, 47.530 TL olan temyiz edilebilirlik sınırının altında kaldığı ve kesin olduğu gerekçesiyle miktar itibariyle kesin karara yönelik davalı temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz dilekçesinin reddine dair kararı, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesi"nin 2017-1041 Esas, 2018-80 Karar sayılı 06.04.2018 tarihli miktar itibariyle kesin karara yönelik temyiz dilekçesinin reddi kararına karşı davalı vekilince süresinde yapılan temyiz istemi yönünden;
İlk derece mahkemesinin 13.07.2017 tarihli karar tarihinde 16.666,95 USD alacağının Türk lirası karşılığı 59.536,01 TL olup, bu miktar 2018 yılı için belirlenen 47.530,00 TL temyiz sınırının üstünde olduğundan davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine dair istinaf kararı kaldırılarak temyiz incelemesine geçildi.
2- Yapılan temyiz incelemesinde dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin 06.04.2018 tarihli ve 2017-1041 Esas, 2018-80 Karar sayılı Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.