Esas No: 2016/5384
Karar No: 2019/2504
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/5384 Esas 2019/2504 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ve asli müdahil ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü, ... mevkii 232 ada 1 parsel sayılı 4574,89 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle paylı olarak davalılar ...ve arkadaşları adına tesbit edilmiştir.
Davacı Hazine, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki, ... içi açıklık, taşlık ve kayalık niteliğinde olduğu, imar ve ihya edilmediği, tarımsal faaliyet yürütülediği, imar, ihya ve zilyetlikle edinme koşullarırın davalılar yararına oluşmadığı, tesbitin iptali ve Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmış, ... Yönetimi, taşınmazın ... içi açıklığı niteliğinde olduğu, tesbitin iptali ve ... niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece, ... Yönetimi ve Hazinenin davasının kabulüne, çekişmeli parselin tesbitinin iptaline ve ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından tapu kaydına dayanılarak temyiz edilmiş, Dairemizin 2011/15914 E. - 12620 K. sayılı kararıyla "İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve yapılan keşif sonunda, düzenlenen bilirkişi raporlarıyla, çekişmeli parselin zilyetlikle edinilecek yerlerden olmadığı, tapu kaydının çekişmeli taşınmaza ait olmadığı, davalı gerçek kişiler yararına, tesbit günü itibariyle, zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek Hazinenin davasının kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına, her ne kadar çekişmeli parselin kesinleşmiş ... kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı belirlendiği halde, ... Yönetiminin davası kabul edilip, parselin ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmişse de, kararı, Hazine temyiz etmediğine, temyiz edenin sıfatına göre, davalı gerçek kişilerin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerektiği” gereğine değinilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Davalılar vekili karar düzeltme istemli dilekçelerinde; çekişmeli taşınmazın 2009 yılında yapılan kadastrodan önce tapuda kayıtlı olduğunu, mahkemece, tapu kayıtlarının tüm gittilerinin ve revizyonlarının getirtilmediğini ve keşifte sağlıklı bir şekilde uygulanmadığını, ayrıca, taşınmazın kesinleşen tahdit dışında kaldığını, çayır arazisi olarak kullanıldığını, ... olmadığını ileri sürerek, Dairenin onama kararının kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün bozulmasını karar düzeltme yolu ile istemiş, Dairemizin 2014/3562 E. - 5317 K. sayılı kararıyla “Dosyanın karar düzeltme istemi doğrultusunda yapılan incelemesinde; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yöreye ait kesinleşen orijinal tahdit haritasında ve kadastro paftasında, 1757-1758 ... ile çevrili 177 poligon numaralı alanda ... içi poligon ziraat arazisi olarak belirleme
yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davalıların dayandıkları K.Sani 1941 tarih 41 noda kayıtlı 5 dekar (5000 m²) olarak dosyaya ibraz edilen tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm gtittileri ve varsa revizyonları getirtilmemiş ve yapılan keşifte mevki ve hudutlar yöreyi iyi bilen yaşlı yerel bilirkişilerden sorulmak suretiyle sağlıklı bir uygulama yapılmadığı gibi, davaya konu taşınmazın en yakın kadastro parselleri ile irtibatlandırılmak suretiyle kadastro paftası üzerinde gerçek yeri de fen bilirkişi tarafından saptanmamış yeri lokal olarak işaretlenmiştir. Jeoloji mühendisi raporunda taşınmazın taşlık, kayalık, kumluk, çakıllık, sazlık ve bataklık yerlerden olamadığını; çayır, çimen, otsu bitkilerle kaplı olduğunu söylemiştir. ... bilirkişi raporunda taşınmazın kesinleşen ... sıırları dışında kaldığını, ancak, 356 ada 1 sayılı ... parseli ile çevrili olduğunu ve eski tarihli memeleket haritası ve amenajman planına göre de beyaz renkli açık alanda olan 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesine göre ... içi açıklığı konumunda olduğunu belirtmiştir. Oysa, tapu kaydı bulunan yerde tapu kaydının uyması halinde ... içi açıklığından sözedilemez. Tapu kaydının varlığı, ... içi açıklığının istisnasını teşkil eder. Bu nedenle, Dairenin 13/11/2012 tarih ve 2011/15914 E. - 2012/12620 K. sayılı onama ilâmı kaldırılarak aşağıda belirtildiği şekilde yeniden uygulama ve araştırmaya yönelik bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle; mahkemece, davalıların dayandıkları ve davaya cevap dilekçesi ekinde sundukları ... mevkiinde bulunan ve arazi tevzi talimatnamesi gereğince tapu komisyonunun 4.11.1940 tarih ve 102/21 nolu kararı ile Hazineye ipotekli olarak ... köyünden ... adına tescil edildiği anlaşıldığından, öncelikle eski ... şimdi dava konusu taşınmazın bulunduğu ... Köyü olup olmadığı ve ... Köyünün eski Aziziye Karyaesinden ayrılıp ayrılmadığı Kaymakamlıktan sorulmalı, bundan sonra K.Sani 1941 t. 41 noda kayıtlı 5 dekar (5000 m²) tapu kaydı ile varsa tevzi paftası ya da krokisi ile davaya konu taşınmaza en yakın komşu kadastro parsellerin varsa dayanağı olan tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokilerinin, varsa, vergi kayıtlarının, dayanılan tapu kayıtlarının 2009 yılında yapılan kadastroda varsa revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları ile komşu parsel tutanak ve dayanaklarının, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler kurulu dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç ... mühendisi, bir ziraat ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 tarih ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 tarih ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 tarih ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3/3/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; ... kadastrosu yapıldığına göre, fen ve uzman ... bilirkişiler yardımıyla yapılacak uygulamada taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) tahdit haritası ile memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ile tahdit haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her üç harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli; kesinleşmiş ... kadastrosu bulunduğundan, Hazinenin iddiası nedeniyle yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman ... bilirkişiler yardımıyla yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine
aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; dayanılan tapu kaydının dava konusu taşınmaza köy, mevki ve hudut olarak uyup uymadığı, ayrıntılı bir şekilde yaşlı mahalli bilirkişiden sorulmalı, tapunun kapsamı belirlenmeli, hudutları irdelenmeli yerel bilirkişilerin bilmediği yönlerde gerekirse kadastro tesbit tutanak bilirkişileri ile davacı tanıkları dinlenmeli, tapu kaydının maliki ile davalılar arasındaki ırsî ya da akdî illiyet bağı kurulmalı, tapu kaydının varlığı ... içi açıklığının istisnasını teşkil ettiğinden tapu kaydı bulunan yerde tapu kaydının uyması halinde, ... içi açıklığından artık sözedilemiyeceği düşünülmeli, davaya konu taşınmazın en yakın kadastro parselleri ile irtibatlandırılmak suretiyle kadastro paftası üzerinde gerçek yeri de fen bilirkişi tarafından saptanmalı, bundan sonra kesinleşen komşu kadastro parsellerinin hudutlarında orijinal paftadaki niteleme de dikkate alınarak ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin; eksik araştırma ve inceleme ile bilirkişinin yetersiz raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davacı Hazine ve müdahil davacı ... Yönetiminin davalarının reddi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ...mevkiinde bulunan 232 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağındaki tespitin iptali ile taşınmazın tarla vasfıyla davalılar adına miras payları oranında tespit ve tapuya tesciline, taşınmazın 1. derece doğal sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve asli müdahil ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1966 yılında yapılıp 11.10.1968 tarihinde ilân edilen ve 11.01.1969 tarihinde kesinleşen ... tahditi vardır. Daha sonra, 1981 yılında sınırlandırması yapılan ormanların aplikasyonu ve 6831 sayılı Kanunun, 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması yapılıp 13.05.1982 tarihinde ilân edilerek itirazsız yerlerde 13.05.1983 kesinleşmiş, itirazlı yerlerde ise komisyon çalışmalarının 30.07.1982 tarihinde ilân edilmesiyle çalışma 30.07.1983 tarihinde kesinleşmiş, aynı yerde 1991 yılında 3302 sayılı Kanun hükümlerine göre aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması yapılıp, dava tarihinden önce kesinleşmiştir.
3116 sayılı Kanun hükümlerine göre çıkartılan 1940 Tarihli Tahdit Talimatnamesinin 38. maddesinde “Ormanların bitişiğinde bulunan mülk ve toprakların hepsinde, ... içindekilerden yalnız köy arazi ve camiasına dahil olanlarda vesaik ibraz edilmese bile fiili vaziyet aynen tespit ve zapta geçirilmekle iktifa edilir. ... içinde olup da 2. madde şümulüne girmeyen diğer mülk veya topraklar için muteber tasarruf vesikası ibraz edilmezse tasarruf mevzuatı ile 2644 sayılı Tapu Kanununun 16 ve ... aknununun 25. maddelerine müsteniden bunlar Devlet namına tahdit olunur” hükmü bulunmaktadır.
... kadastrosunun yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 1958 Tarihli ... Tahdit ve Tescil Talimatnamesinin 40. maddesinde “Dış poligon teşkil eden ... hududunun bitişiğindeki mülk ve toprakların hepsinde, iç poligonu teşkil eden ... hududunun bitişiğindeki köyleri veya köy mahallerini çevreleyen ve ... sınırına kadar fasılasız devam eden arazi cüz"i tamında muteber mülkiyet vesikası ibraz edilmese de fiilî durum aynen tespit ve zabta geçirilmekle iktifa olunur. Yukarıdaki fıkra dışında kalan ... içindeki dağınık mülk ve topraklar için muteber mülkiyet vesikası biraz edilmez ise bunların durumu mülga 3116 sayılı ... Kanununun 25 ve aynı Kanunun 5653 sayılı Kanunla muaddel 25 ve 6831 sayılı ... Kanunun 17. maddeleri hükümlerine göre incelenir.” hükmü, 61. maddesinde ise “Tahdit olunan ormanlar içinde gerek tapulu gerekse tapusuz bütün mülk ve toprakların tespitinde iç kısımdaki gayrimenkuller nazarı dikkate alınmadan yalnız her komşuya ait kısım ormanla müşterek sınırları ölçülür. Ve bunlar ana poligonun en yakın noktasına bağlanır. ... hududuna bitişik -4-
komşu gayrimenkullerin ara hudutları kısa çizgiler halinde gösterilir. Her komşu arazi parçası cinse göre ayrı renkle boyanarak belli edilir. ... içindeki parsellere romen rakamı ile (I)"den başlayarak sıra numarası verilir. Bu arazi parselleri içinde ... parçaları bulunuyorsa 58. maddeye göre hareket olunur.” hükmü bulunmaktadır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1966 yılında yapılan ... tahdidine ait tutanaklarda “... mevkinde ..."ya ait tarlaya gelindi, tetkik olundu, .... tahminen 3 dönüm miktarındaki bu yer 55-60 seneden beri ... tarafından kullanılmakta olduğu ve mülkiyet belgesi bulunmadığı anlaşıldığından fiili durumununu tarla olarak tesbitiyle iktifa olundu (parsel no:177)” ifadesine yer verilmiştir. Çekişmeli taşınmaz fiilî durumu tespit edilerek ... sınırı dışında bırakılmış ise de bu şekildeki bir tespitte bulunulmasındaki amacın hak sahiplerinin geçerli bir tapusu varsa o tapuya dayanarak ... kadastrosuna itiraz davası açmalarına imkan vermek olduğu ve fakat aslında taşınmazın ... kadastrosu içinde bırakıldığı kabul edilmekte olup, hak sahipleri tarafından ... kadastrosunun iptali için hak düşürücü süre içinde herhangi bir dava da açılmadığı gözönüne alındığında taşınmaz esasında halen ... sınırları içerisinde bulunmaktadır.
Yine taşınmazın güncel durum itibariyle dört tarafı ... parseli ile çevrili olup 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan ... içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli ... Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra no"lu ... Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 25.07.1974 tarihli ... Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan ... içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların ... olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan ... içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli ... Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra no"lu ... Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 25.07.1974 tarihli ... Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan ... içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların ... olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, ... içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
6831 sayılı Kanun, madde: 17/1-2
Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve ... içinde yerleşilmesi yasaktır.
Devlet Ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya ... idaresince el konulur. Yanan ... alanlarındaki her türlü emval ... Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/06/2004 gün ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali).
Yasa metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun ... içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal el koyma hakkına sahiptir. ... içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak ... kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve ... bütünlüğü bozulacaktır.
Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin ... olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi ... olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten ... sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi ... iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ... İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ... BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayımlanan ... Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince ... olarak sınırlandırılması gerekir.
Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun ... içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında ... bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 gün ve 1997/20 - 830/1034, 10.12.1997 gün ve 1997/20 - 808/1039, 08.02.1999 gün ve 1999/7-22-43, 13.10.1999 gün ve 1999/8-689 - 822, 03.04.2002 gün ve 2002/8-230-261 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665/614 sayılı ve yine ... kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi ... içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ayrıca; ... içi açıklık ve boşluklar ile ... ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, yasa gereği ... sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacı Hazine ve asli müdahil ... Yönetiminin davasının kabulü gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın reddi yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı Hazine ve asli müdahil ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.