6. Ceza Dairesi 2018/1249 E. , 2020/992 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ... hakkında mağdur ...’e yönelik yağma suçundan kurulan hükmünün incelenmesinde;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Oluş ve dosya kapsamına göre; mağdurun olaydan iki gün sonra 17.01.2008 tarihinde ki kolluk ifadesinde; “ .. ev arkadaşım ..."nin oğlu ... evde iken yanında biriyle gelmiş.. odamdaki bez çanta içerisinde 640 TL paramı almış, öldüreceğim diyerek küfür ettiğini eve gidince öğrendim..” görevsiz mahkemedeki 29.01.2009 tarihli ifadesinde; “ .. ben evde yokken arkadaşım... ve oğlunu tehdit ederek benim 1.000 TL ..."nin 2.000 TL parasını alıp gitmiştir..” 02.06.2016 tarihli duruşmada ise; “.. ... evdeydi 2 kişi gelip zorla kapıyı açtırmışlar, beni telefonla arattırdılar.. ... eski eşim sanık ..."un evde olduğunu söyleyemedi eve gelmemi istedi.. ben sanığın evde olduğunu tahmin ettim polisi aradım kaçarlarken sanık ..."un arkadaşı yakalanmış.. eve çıktığımızda ... bize kafasına silah dayayıp telefonla zorla beni çağırttıklarını 640 tl paramı aldıklarını anlattı...polisler ile eve gittik.” şeklinde beyanlarda bulunduğu; tanık ...’ın 17.01.2008 tarihli kolluk ifadesinde; “ ... sanık yanındaki kişi ile eve benden izin almadan girdiler.. aidat yatırıp faturaların getirdiğini söylediler.. mağdurun odasına gidip çekmeceden para alıp cebine koyduğunu gördüm.. bana ..."nın haberi var gelecekler dedi.. daha sonra ben mağdura mesaj çektim geliyorum dedi.. mağdur beni telefonla aradı ben konuşurken sanık bana hitaben "...kafamı bozmasın onun kafasına sıkacağım..onun hayatını sinkaf edeceğim dedi.. polise ihbar edeceğini anlayınca kaçtılar, daha sonra polis ekibi geçmekte idi polise yakalanmadan kaçtılar, ardından ... hanım annem ile eve geldiler..” görevsiz mahkemedeki 23.03.2009 tarihli ifadesinde; “.. kapıyı çaldılar yöneticiyim dedi, sanık ve arkadaşı girdi beni oturttular, telefonumu elimden aldılar.. belinde silah vardı masaya koydu.. bende iki adet telefon vardı birini aldılar diğer telefon ile mağdura mesaj çektim..sanık sürekli camdan bakıyordu muhtemelen polisin geldiğini gördü ki kaçtılar 15 dakika sonra polisler geldiler, şahıslardan biri kaçtı biri yakalandı.. küfür ediyorlar kendi aralarında mağdur ..."yı öldüreceklerini söylüyorlardı..mağdurun yatağının altından 600 TL"sini aldılar annemin parasını da aldılar.. poliste şahısların kaçtığını söylemişsem de o ifadem doğru değildir polisler bıçaklı olanı yakaladılar, sanık kaçtı..benden aldıkları telefonu unuttular bunları polis ifademde söylemeyi unutmuşum. Telefonu benden zorla almışlardı şikayetçi olmamıştım” 02.06.2016 tarihli duruşmada ise; “.. silahı masaya koydular.. telefonum sol cebimdeydi..ben mağdur ... eve gelirse tartışma çıkabilir diye hissettiğim için ..." ya mesaj attım.. sanık konuşma arasında para kastederek evde ne var ne yok şeklinde sormuştu... bana silah doğrultmadı masanın üzerindeki silahtan korktum..diğer şahıs yanıma oturdu bana tehdidi olmadı.. ben bu şahsa telefonu göstermeden koltuğun yanından mesaj çekebildim.. sanık sürekli camdan bakıyordu muhtemelen polisin geldiğini gördü ki kaçtılar polis bir tanesini yakalamış.. sanığın diğer odadan ne aldığını görmedim ...olayın üzerinden zaman geçti hatırlamıyorum bana önceki ifadelerimi okuyunca hatırladım, sanıkların bana karşı davranışı olmadı ancak silahı masanın üzerine koydu.. diğer odayı kurcalayıp parayı aldı şimdi daha iyi hatırlıyorum.. benim emniyet ve şimdiki ifadem doğrudur benim telefonumu sanık aldı mı almadı mı hatırlamıyorum ama yanlış hatırlamıyorsam benim tek telefonum vardı” şeklinde beyanda bulunduğu; buna karşılık olaydan onüçgün sonra yakalanan sanık ... 28.01.2008 tarihli kolluk ifadesinde; “.. suçlamayı kabul etmem mağdur ile birlikte yaşarken ayrıldık.. olay tarihinde...’ya gitmiştim.. kendisiyle görüşüyorum.. 27.01.2008 günü saat 08.00"de görüştüm’ şeklinde beyanda bulunduğu sonraki aşamalarda suçlamayı kabul etmediğinin anlaşılması karşısında; mağdurun ve tanık ...’in aşamalardaki ifadelerinde ki, olay sonrası mağdurun eve polisle geldiğine ve sanıklardan birinin polis tarafından yakalandığına, ayrıca tanık ... ile mağdurun, mesajlaştıkları ve telefonla görüştüklerine ilişkin beyanları, dikkate alındığında; suç tarihi ve saati dikkate alınarak mağdurun ve tanıkların kolluğa herhangi bir başvurularının olup olmadığı, başvuruda bulunulmuşsa bu konuda tutanak düzenlenip düzenlemediğinin araştırılarak bir örneğinin dosya içerisine konulması; mağdura aşamalardaki çelişkili beyanları sorularak bu hususlardaki çelişkinin giderilmesi; suç tarihi dikkate alınarak, sanığın, mağdurun ve tanık ...’in kullandıkları cep telefonu hatlarına ilişkin HTS kayıtlarının getirtilerek, sözkonusu telefon görüşmeleri ve mesajlaşmanın tespiti ile olay günü ...’da olduğunu beyan eden sanığın olay yerinde olup olmadığının araştırılıp, bu durumların netleştirilmesi ve delillerin birlikte bütün halinde karar yerinde tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-) Kabule göre de;
Sanığın eylemini birden fazla kişiyle birlikte, silahla gece vakti konutta işlediğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin TCK"nın 149/1-a, d ve h bendleri yanında (c) bendiyle de uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son (5271 sayılı CMK 307) maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 02.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.