Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11621
Karar No: 2018/9817
Karar Tarihi: 26.11.2018

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/11621 Esas 2018/9817 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/11621 E.  ,  2018/9817 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir
    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü, aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacının, dava açmada hukuki yararının bulunması dava şartlarından olduğu gibi temyiz Kanun yoluna başvuracak olan tarafın da temyiz yoluna başvuruda hukuki yararının bulunması gerekir. HMK 361/2. fıkrasında "Davada haklı çıkmış olan taraf da hukuki yararı bulunmak şartıyla temyiz yoluna başvurabilir" düzenlemesi vardır.
    Temyiz yoluna başvuran tarafın hukuki yararının bulunup bulunmadığı, öncelikle onun davadaki talebi ile mahkemenin hükmü karşılaştırılarak belirlenir. Eğer tarafın talepleri hüküm ile tam olarak karşılanmamışsa, karşılanmayan eksik talep kalmışsa temyize başvurmada hukuki yararın bulunduğu kabul edilir. Tüm talepleri mahkeme hükmü ile kabul edilen davacının, davada haklı çıkmakla birlikte hükmü yine de temyiz etmesi halinde, hüküm fıkralarının veya gerekçesinin hangi nedenlerle aleyhine olduğunu, dolayısıyla temyizde hukuki yararı olduğunun gerekçelerini de belirtmesi gerekir. (HMK 364/2-f bendine göre temyiz dilekçesinde "Temyiz sebepleri ve gerekçesi" bulunmak zorundadır) Aksi halde temyiz talebinin kötü niyetle yapıldığı kabul edilir. Kötü niyetle temyiz, davanın gereksiz yere uzamasına ve yargı organlarının yersiz meşgul edilmesine yol açar.
    6100 sayılı HMK 368/1 de "Temyiz talebinin kötü niyetle yapıldığı anlaşılırsa Yargıtay"ca 329"uncu madde hükümleri uygulanacağı" 329. maddede de "(1) Kötü niyetli davalı veya hiçbir hakkı olmadığı halde dava açan taraf, yargılama giderlerinden başka, diğer tarafın vekiliyle aralarında kararlaştırılan vekalet ücretinin tamamı veya bir kısmını ödemeye mahkum edilebilir. Vekalet ücretinin miktarı hakkında uyuşmazlık çıkması veya mahkemece miktarının fahiş bulunması halinde, bu miktar doğrudan mahkemece takdir olunur. (2) Kötü niyet sahibi davalı veya hiçbir hakkı olmadığı halde dava açan taraf, bundan başka Beşyüz Türk Lirasından Beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezası ile mahkum edilebilir. Bu hallere vekil sebebiyet vermiş ise disiplin para cezası vekil hakkında uygulanır" hükmü düzenlenmiştir.
    Yine HMK 446. maddesi, (1) Bu Kanun anlamında disiplin para cezasından maksat, yargılamanın düzenli bir biçimde işleyişini sağlamak ve Kamu düzenini korumak amacıyla verilen, verildiği anda kesin olan ve derhal infazı gereken para cezasıdır. Bu ceza, seçenek yaptırımlara çevrilemez ve adli sicil kayıtlarında yer almaz. (2) Disiplin para cezası, 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilir" hükmünü amirdir.
    Somut olayda, davacı Kurum vekilinin talebi gibi mahkemece karar verildiği, bu kararın davacı vekili tarafından davada talepte bulunulmayan ve koşulları oluşmayan 5510 sayılı Kanun"un 23.maddesine göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle temyiz edildiği, davacı vekilinin bu temyizinin HMK 368. maddesi kapsamında kötü niyetli temyiz olduğu anlaşılmakla;
    SONUÇ :
    1-Mahkemece davanın kabulüne karar verilerek davacının tüm taleplerinin karşılandığı, bu durumda davacının kararı temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığından temyiz talebinin REDDİNE,
    2-Davacı Kurum vekilinin temyizi kötü niyetli bulunduğundan HMK 368. maddesi yollaması ile 329/2. maddesi gereğince davacı vekilinin, takdiren 1.000,00-TL. disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA, 26.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi