Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/12753 Esas 2017/5345 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak kabul edilmesini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir.
İİK"nun Geçici 7. maddesi gereğince; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar, İcra ve İflas Kanunu"nun bu Kanunla (5311 sayılı) yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanacaktır. Dolayısıyla, karar tarihi itibariyle Bölge Adliye Mahkemeleri henüz göreve başlamadığından, değişiklikten önceki temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerin uygulanmasına devam edilecektir.
İİK"nun yukarıda anılan değişiklikten önceki 365. maddesinde; icra mahkemesinin hangi hallerde temyiz talebini reddedebileceği düzenlenmiş olup, icra mahkemesince anılan yasa maddesine aykırı olarak temyiz isteminin reddine karar verilmesi mümkün olmadığından, ... 18. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 15.09.2015 tarih ve 2014/454 Esas, 2015/382 Karar sayılı ek kararının oybirliğiyle kaldırılmasına karar verilerek temyiz incelemesine geçildi:
Borçlu vekili, her ne kadar mahkeme kararını temyiz etmiş ise de, bilâhare 30.06.2015 tarihli dilekçesi ile davadan ve temyizden feragat ettiklerini bildirmiştir. HGK"nun 20.09.1995 tarih ve 1995/12-661 E.-1995/763 K. sayılı kararında da benimsendiği üzere davadan ve temyiz isteminden feragat edilen durumlarda, öncelikle davadan feragat hakkında mahkemesince bir karar verilmesi gerektiğinden, hükmün belirtilen nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin davadan feragatı hakkında bir karar verilmek üzere mahkeme kararının İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.