9. Hukuk Dairesi 2013/13651 E. , 2015/8473 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile prim, fazla mesai ücreti, izin ücreti, resmi bayram çalışma ücreti, maaş alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; Müvekkilinin davalı işyerinde Eylül 2006 - 20/10/2009 tarihleri arasında 2.000,00 TL maaş ve %5 prim karşılığında çalıştığını, hafta içi 08:30 - 19:00 aralığında Cumartesi günleri 08:30 - 16:00 aralığında çalıştığını, fazla çalışma karşılığının ödenmediğini, iş akdinin davalı işverence sonlandırıldığını, tazminatlarının ödenmediğini iddia ederek; 10.000,00 TL prim alacağı, 1.000,00 TL kıdem tazminatı, 3.000,00 TL ihbar tazminatı, 3.000,00 TL fazla mesai ücreti, 500,00 TL izin ücreti, 500,00 TL resmi bayram çalışma ücreti, 2.000,00 TL maaş alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının davalı şirketin İstanbul irtibat bürosunda çalıştığını, 2.000,00 TL maaş almadığını, 1.000 TL maaş+ 1.000 TL masraf aldığını, işyerinde prim uygulaması olmadığını, davacı ile davalı şirket arasında prim sözleşmesi yapılmadığını, fazla çalışma yapmadığını, iş akdinin olumsuz davranışları nedeniyle sonlandırıldığını, tazminatlarının banka aracılığıyla ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında prim uygulaması olup olmadığı tartışma konusudur.
Davacı aksesuar, yedek parça ve plastik kimyevi madde satım alanı olan davalı şirketin İstanbul şubesinde Türkiye satışlarında tek sorumlu olarak aylık net ücret yanında tüm yurt içi satışlarından yüzde 5 oranında prim karşılığı çalıştığını iddia ederek prim alacağı isteminde bulunmuştur.
Davalı ise işyerinde prim uygulaması olmadığını savunmuştur.
Mahkemece davacının prim alacağı bilirkişi raporundaki tespitler esas alınarak reddedilmiştir. Bilirkişi tanık anlatımları olmasına ve her ne kadar davalının defter ve belgeleri sağlıklı bir bilgi sunmasa da defterlerde prim uygulamasına dair bilgi olmadığı, bu nedenle prim uygulaması olmadığı sonucuna varmıştır.
Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir. İşverenin istek ve değerlendirmesine bağlı olabileceği gibi, sözleşme gereği olarak da verilebilir. Genel olarak pazarlamacılık sureti ile satışlarda çalışanların ücret yanında satış bedelinden belirli oranda prim(komisyon) aldıkları bilinen bir olgudur.
Diğer taraftan 6100 sayılı HMK.’un 222. Maddesi uyarınca, “Karşı tarafa ait ticari defterlerin ibrazını isteyen taraf, bu defterlerdeki kayıtları kabul edeceğini belirtebilir. Bu durumda, karşı taraf ticari defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispatlamış sayılır. İbraz etmesi halinde ise, Mahkeme bu defterlerdeki kayıtlara göre hüküm tesis edecektir. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre de “Kanuna uygun olarak tutulmamış defterler sadece sahibi ve halefleri aleyhine kanıt olmaktadır. Bu tür defterler lehe kanıt olamamaktadır”.
Dosya içeriğine göre davacının davalı işyerinde çalışan tanıkları prim uygulamasını doğrulamışlardır. Dosyaya aynı faaliyet alanında hizmet veren firma bu uygulamanın olduğunu belirtmiştir. Bordroda davacının pazarlamacı görevi olduğu belirtilmektedir. Davacı taraf prim alacağı konusunda davalının ticari defterlerine dayanmıştır. Davalının defterleri sağlıklı değil ise bu durum davacı aleyhine değerlendirilmemelidir. O nedenle davacının talep ettiği prim alacağı ile talep edilen dönemler için HMK.’un ilgili hükümleri hatırlatılarak ticari defterlerinin ibrazı istenmeli, gerekirse işyerinde keşif yapılmalı ve sonucuna göre davacının yaptığı yurt içi satış üzerinden prim alacağı belirlenmeli ve hüküm altına alınmalıdır. Eksik inceleme ve hatalı gerekçe ile bu alacağın reddi hatalıdır.
3- Hükmedilen miktarların net mi brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.