13. Hukuk Dairesi 2013/28334 E. , 2014/4408 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan aldığı yatak odası takımının elbise dolabında sorun meydana geldiğini, dört defa tamir için gelindiğini ancak sorunun giderilemediğini ve tamir sırasında dolabın hasara uğrayarak kullanılmaz hale geldiğini, bu durumun takımın bütünlüğü nün bozulmasına yol açtığını, davalının bu alışverişe dayanak 2.500 TL"lik bonodan dolayı 1.990 TL"lik icra takibi yaptığını belirterek icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, satın almış olduğu dolabın bedelinin iadesi ile ödemiş olduğu 510 TL"nin iadesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı, üründe herhangi bir sorun olmadığını, 2 senedir ürünün kullanıldığını, kullanımdan dolayı değer kaybı olduğunu, davacının muayene yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, icra dosyasına konu borcun ödenmiş olması nedeniyle konusu kalmayan menfi tespit davasının reddine, dava konusu borç yargılama sırasında icra dosyasına ödenmiş olduğundan 2.920 TL"nin ödeme tarihi olan 31.8.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle mahkemece davanın kabulüne, ödenen bedelin istirdadına karar verilmesinden davaya konu yatak odası takımının iadesinin gerektiğinin anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmektedir.
2013/28334-2014/4408
2-Davacı eldeki davada, davalıdan aldığı yatak odası takımının dolabının ayıplı olması nedeni ile davalının elindeki bonodan dolayı başlatmış olduğu icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, bonoya konu borca mahsuben önceden ödediği 550 TL"nin iadesine karar verilmesini talep etmiş olup, yargılama aşamasında davaya konu takip dosyasına bono bedeli davacı tarafından ödenmiş olup menfi tespit davasının konusu kalmamış, dava istirdat davasına dönüşmüştür. Mahkemece, davacının davasında haklı olduğuna kanaat getirilerek davasının kabulü ile icra dosyasına ödenen 2.920 TL"nin ödeme tarihi olan 31.8.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. Dosya kapsamından dava konusu yatak odası takımının halen davacının elinde bulunduğu anlaşılmakta olup, davacı yatak odası takımını davalıya iade edeceği tarihe kadar faiz talebinde bulunamaz ise de, yatak odası takımının davalıya iade edildiği tarihten itibaren yasal faiz talebinde bulunma hak ve yetkisine sahiptir. Mahkemece, yatak odası takımının davalıya iade tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, dava konusu yatak odası takımının satın alınması karşılığı davalıya verilen bono bedelinin icra dosyasına davacı tarafından ödendiği tarihten itibaren faize karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne varki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onananmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca mahkeme kararının hüküm bölümünün ikinci bendinde yer alan "2.920 TL"nin ödeme tarihi olan 31.08.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" sözlerinin karardan çıkartılarak yerine aynen "2.920 TL"nin, davaya konu yatak odası takımının davalıya iade edileceği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.