4. Hukuk Dairesi 2014/856 E. , 2014/12967 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ayvalık 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2013
NUMARASI : 2013/9-2013/117
Davacı T.. O.. vekili Avukat M.. A.. A.. tarafından, davalı A.. D.. aleyhine 01/06/2007 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/10/2013 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 14/10/2014 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil A.. D.. ve vekili Avukat V.. T.. ile karşı taraftan davacı vekili Avukat M.. A.. A.. geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, kasten öldürmeye teşebbüs eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamından, Kamyoncular Kooperatifi başkanı olan davacı ile kooperatif üyesi olan davalı arasında, kooperatif borcu nedeniyle anlaşmazlık olduğu, olay günü bu konuyu konuşmak üzere buluştukları, taraflar arasında çıkan tartışma neticesinde, davalının davacıyı ikisi öldürücü bölgede olmak üzere dört bıçak darbesi ile yaraladığı, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu Başkanlığı’nın 15/07/2011 tarihli raporuna göre davacının iyileşme süresinin üç ay olduğu, bu süre zarfında %100 malul sayılması gerektiği, davacının nakliyecilik yaptığı iki kamyonu olduğu, kamyonlardan birini ağabeyi, diğerini ise şoförün kullandığı, başkanlık görevi nedeniyle de kooperatiften huzur hakkı aldığı anlaşılmaktadır.
Bilirkişi tarafından sunulan 13/09/2012 havale tarihli raporda, ekonomik ve sosyal durum araştırmasına göre; davacının kamyonların işletilmesinden aylık 1.500,00 TL gelir elde ettiği, 1.000,00 TL de kooperatiften huzur hakkı aldığı, bu itibarla davacının aylık ortalama kazancının 2.500,00 TL olduğu benimsenerek geçici iş göremezlik zararı hesaplanmıştır. Mahkemece de bu rapor esas alınarak hüküm kurulmuştur.
Kooperatif tarafından gönderilen yazı cevabına göre, davacının iyileşme süresinde de kooperatiften huzur hakkı almaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacının aylık geliri belirlenirken bu miktar dikkate alınamaz. Nakliyecilik kazancına gelince; davacının bu işten elde ettiği tüm gelir yerine, bu gelirin elde edilmesinde davacının kişisel katkısı esas alınmalıdır. Bu katkı da dosya kapsamına göre asgari ücret düzeyinde olmalıdır. Geçici iş göremezlik zararının, asgari ücret üzerinden hesaplanması gerekirken, işletme geliri ve huzur hakkı esas alınarak hesaplama yapılması doğru değildir. Mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.