Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/1061 Esas 2021/1608 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1061
Karar No: 2021/1608
Karar Tarihi: 24.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/1061 Esas 2021/1608 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/1061 E.  ,  2021/1608 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    ...

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 126 ada 8 parsel sayılı 2014,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Espiye Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 04.12.2006 tarih ve 2006/104 Esas, 2006/261 Karar sayılı kesinleşen mahkeme kararı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, davalı ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı ..., mahkeme ilamına, tapu kaydına, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın kendisi ve davalılardan ..., ..., ... adlarına tespiti istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının davasının 6100 sayılı HMK madde 303 ve madde 114-i ve 115 hükümleri uyarınca usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili, davalı ..., davalı ... ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, Espiye Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 04.12.2006 tarih ve 2006/ 104 Esas, 2006/261 Karar sayılı ilamının taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303/1. maddesi gereğince, kesin hükümden söz edilebilmesi için, iki davanın taraflarının, dava konusunun ve dava sebeplerinin aynı olması zorunludur. Espiye Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/104 Esas, 2006/261 Karar sayılı dosyasında, davacılar ... ve ... ..., davalı Hazine ve ... Köy Tüzel Kişiliği’ne karşı çekişmeli taşınmazları ortak miras bırakan ...’ dan satın aldıklarını ileri sürerek, adlarına tescili istemiyle dava açmışlar, yargılama sırasında müdahiller ... ve ..., çekişmeli taşınmazların ortak miras bırakandan kaldığını ve davacılara satılmadığını ileri sürerek tüm mirasçılar adına tescili istemiyle davaya katılmışlar ve yargılama sonunda taşınmazların tarafların ortak murisi ...’dan kaldığı, satışın kanıtlanamadığı gerekçesiyle tüm mirasçılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, bu hüküm Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Eldeki dava dosyasında ise davacı ..., çekişmeli taşınmazın kendi murisi ... ’na ait olduğunu öne sürerek, tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın kendisi ve davalılardan ... mirasçıları ..., ..., ... adlarına tespit ve tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece kesin hüküm teşkil ettiği kabul edilen Espiye Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/104 Esas, 2006/261 Karar sayılı dosyasında eldeki dosya davacısı ... taraf olmadığı gibi, dava sebepleri de farklı olduğundan, söz konusu dava dosyasında verilen kararın, eldeki dava yönünden kesin hüküm teşkil etmediği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanmış ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek, işin esası hakkında bir hüküm verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uymayan gerekçeyle ve hatalı değerlendirmeyle yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.