5. Ceza Dairesi 2015/6243 E. , 2020/11606 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Edimin ifasına fesat karıştırma, sahtecilik, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma
HÜKÜM : Mahkumiyet (sanıklardan Ö... ,...,.... haklarında zincirleme olarak edimin ifasına fesat karıştırma, ... haklarında ise zincirleme olarak edimin ifasına fesat karıştırmaya yardım etme suçlarından),
Beraat (suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu örgüte üye olma suçlarından tüm sanıklar hakkında),
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (sanıklardan ..., ... ,...,.... hakkında özel belgede zincirleme sahtecilik suçundan).
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma suçlarından doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan, bu nedenle hükümleri temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılan katılan ... Müdürlüğünün vekili aracılığıyla bu suçlar yönünden vaki temyiz isteminin 5320
sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, sanıklardan ..., ..., ..., ..., ... ve ... ,...,... hakkında özel belgede zincirleme sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, CMK"nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, aynı Kanunun 264. maddesi hükmü de gözetilerek adı geçen sanıklar müdafilerin temyiz dilekçelerinin itiraz mahiyetinde kabulü ile bu kararlar bakımından dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, incelemenin sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... ,...,.... müdafilerin ve katılan idare vekilinin edimin ifasına fesat karıştırma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla SINIRLI OLARAK YAPILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Aynı ihale sözleşmesine dayalı olarak başlayan edimin ifası sürecinde edimlerin parçalar halinde yüklenici firma tarafından teslim edilmesi halinde suçun hukuki konusu ve maddi unsuru nazara alındığında, yargılama konusu olayda hukuki anlamda bütünlük arz eden eylemlerin tek suç oluşturacağı ve tüm sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığının gözetilmemesi,
TCK"nın 236. maddesinde edimin ifasına fesat karıştırma halleri yasa koyucu tarafından tahdidi olarak sayılmış olup, maddede sayılan seçimlik hareketlerin ya da faillik durumunun genişletilmesinin anılan Yasanın 2. maddesindeki kanunilik ilkesine aykırılık teşkil edeceğinde bir kuşku bulunmadığı, her ne kadar bir kısım öğretide özgü suç olarak kabul edilmese de madde metni gerekçesiyle birlikte incelendiğinde; 2. fıkranın “a” ve “b” bentlerinde yüklenici konumundaki kişiler ve temsilcileri ile edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlileri, “c”, “d” ve “e” bentlerinde ise edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlileri suçun faili olabileceğinden, dolayısıyla söz konusu suçun özel faillik niteliği taşıyan kimselerce işlenebileceğinde bir tereddüt bulunmadığının kabulü gerektiğinden, TCK"nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve TCK"nın 236/2-a maddesi uyarınca yüklenici konumundaki kişiler ve temsilcileri ile edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlileri tarafından işlenebilen edimin ifasına fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri, somut olayda ise sanıklardan Yasin ve İbrahim Hakkı"nın diğer sanık ..."nun firmasında tanker şoförü olarak maaşlı çalışan oldukları ve yüklenen suçtan dolayı asli fail gibi cezalandırılamayacakları gözetilmeden, sanıklar ... ve ... hakkında yasal olmayan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde müşterek fail olarak mahkumiyet hükümleri kurulması,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının Resmi Gazete"nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili tüm sanıklar hakkında yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Tüm sanıklar hakkında 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununun 26. maddesi gereğince yasaklama kararına hükmolunması gerektiğinin nazara alınmaması,
Kanuna aykırı, katılan idare vekili ile sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 23/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.