16. Hukuk Dairesi 2015/1130 E. , 2016/1152 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ..... İli .... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 166 ada 18 parsel sayılı 10.779,06 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde ..., ... adlarına, 166 ada 19 parsel sayılı 120.915,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çayır vasfı ile ..., ... adlarına, 166 ada 24 parsel sayılı taşınmaz tarla niteliğinde ..., ... adlarına, 166 ada 25 parsel sayılı 245.452,10 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çayır niteliğinde, ..., ..., ... adlarına, 166 ada 27 parsel sayılı 11.478,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, ... adına, 169 ada 9 parsel sayılı 597,29 metrekare yözölçümündeki taşınmaz arsa niteliğinde ..., ... adlarına, 170 ada 1 parsel sayılı 101,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hali arazi niteliğinde, Hazine adına, 170 ada 2 parsel sayılı 224,94 metrekare yözölçümündeki taşınmaz arsa niteliğinde ... adına, 170 ada 3 parsel sayılı 268,66 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz arsa niteliğinde, ..., ... adlarına,170 ada 4 parsel sayılı 0546,48 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz arsa niteliğinde ... adına, 171 ada 1 parsel sayılı 4.459,71 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde ..., ... adlarına, 171 ada 2 parsel sayılı 37.707,03 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çayır niteliğinde ..., ... adlarına, 172 ada 1 parsel sayılı 7.421,72 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çayır niteliğinde ..., ... adlarına, 173 ada 1 parsel sayılı 6,60 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çeşme niteliğinde .....Köyü Tüzel Kişiliği adına, tespit edilmiştir. 167 ada 2 parsel sayılı 384.836,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla, 167 ada 3 parsel sayılı 6770 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla, 168 ada 1 parsel sayılı 807.087,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla, 168 ada 2 parsel sayılı 2.140,71 metrekare yözölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. Davacılar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ..., ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, belirlenen kesin süre içinde keşif giderleri yatırılmadığından söz edilerek ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen karar dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava konusu taşınmazlardan 167 ada 2, 3, 168 ada 1, 2 parsel sayılı taşınmazlar kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. 173 ada 1 parsel sayılı taşınmaz çeşme niteliğinde .....Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. Kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılan taşınmazlara ilişkin davalarda Hazinenin yanında ilgili kamu tüzel kişiliğininde davada taraf olması zorunludur, dava konusu taşınmazın bulunduğu köyün büyük şehir belediyesi sınırları içerisinde olduğu ve hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa"nın 1. maddesi uyarınca büyük şehir belediyesi sınırları tüm ilin idari sınırları olacak şekilde genişletildiği, illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliğinin kaldırıldığı, köylerin mahalle olarak, bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katıldığı aynı Kanun"un geçici 1/13.maddesi uyarınca tüzel kişiliği kalkan köy ve belediyelerin devam eden davalarında katıldığı ilçe belediyelerinin taraf olacağı, hususları gözetilmeden ilgili kamu tüzel kişisi olarak çekişmeli taşınmazın bulunduğu ..... Belediye Başkanlığı ve...... Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilmeden taraf koşulu sağlanmaksızın karar verilmiştir. Taraf koşulu; 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesi gereğince dava şartı olup mahkemelerce re’sen gözetilecektir (HMK 115/1). Bu açıklamalar ışığında; 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa"nın 1. maddesi uyarınca, mahkemece öncelikle yukarıda anlatılan şekilde husumet yaygınlaştırılmalı, çekişmeli taşınmazın bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığı ve.....Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmalıdır, bu yolla taraf koşulu sağlandıktan sonra yasal hasım olan çekişmeli taşınmazın bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığı ile.....Büyükşehir Belediye Başkanlığı"nın davaya karşı savunma ve delilleri sorulup saptanmalıdır. Taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi; Taraflardan her biri, 3402 sayılı Kanun"un 36. maddesi gereğince, ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenecek avansı verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. 3402 sayılı Kanun"un 36/1. maddeleri gereğince avans yükümlülüğünün yerine getirmemesi halinde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacaktır. Bu durumda verilecek karar ise, davanın esasına ilişkin olup, taraflar arasında kesin hüküm oluşturacaktır; 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 36. maddesinin mahkemece verilen süreye riayet etmeyen taraf aleyhine uygulanabilmesi için ara kararında hakim, katip, mübaşir, yerel bilirkişi adayları, tanık, teknik bilirkişilere verilecek ücretlerle vasıta parasının ve yapılacak tebligatlarla ilgili masrafların kalemler halinde gösterilip, bu ücretlerin temini ve yatırılması için ilgiliye makul ve belirli bir süre tanınması, ilgiliye tanınacak süre ile keşif günü arasında da bilirkişi adayları ve tanıklara davetiye tebliğ edilip, arazi başında hazır olmalarının bildirilebilmesi için yine uygun bir sürenin bulunmasına azami özen gösterilmesi gerekmektedir. Somut olayda, mahkemece 19.09.2014 tarihli oturumda verilen keşif ara kararının 1.maddesinde kalem kalem gösterilmek suretiyle mevcut keşif avansları mahsup edilerek geriye kalan 367.50 TL keşif masrafının ödenmesi için 20 günlük kesin süre verildiği, ancak bu ara kararda yerel bilirkişi ve tanıklar için davetiye gideri yatırılması hususunun belirtilmediği gibi, 2. maddesinde de davetiye masraflarının davacı tarafından karşılanması şeklinde ara karar kurulması usul ve yasaya aykırı olup, davacı tarafa verilen kesin sürede yatırılması gereken keşif giderlerinin kalem kalem ve miktarının net olarak belirlenmesi yasal zorunluluktur; bu halde mahkemece oluşturulan hükme esas alınan ara kararın; yerel bilirkişi ve tanıklar için davetiye giderinin belirtilmediğinden, belirlenen masrafın eksik olması nedeniyle kesin süre sonuçlarının uygulanmasını gerektirecek nitelikte olduğundan bahsedilemez. Kesin süreye ilişkin ara kararın hiçbir duraksamaya yer vermeyecek biçimde açık olması, taraflara yüklenen yükümlülüklerin, yapılması gereken işlerin neler olduğunun ve her iş için yatırılacak ücretin hiç bir şüpheye yer vermeyecek şekilde açıklanması gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Esas 2013/...-... Karar 2014/...T. 05.03.2014) O halde mahkemece; Taraf teşkili sağlandıktan sonra 3402 sayılı Yasa"nın 36. maddesi uyarınca yatırılması gereken keşif giderlerinin; davacı tanıklarına ve yerel bilirkişilere yapılacak tebligatlarla ilgili masrafların miktarının da net olarak belirlenerek, kalemler halinde gösterilip davacılara yeniden yöntemine uygun makul bir süre verilmeli, ara karar gereklerinin yerine getirilmesi durumunda mahallinde keşif yapılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.Taraf teşkili sağlanmadan ve Usulüne uygun olmayan ara karara dayanılarak yazılı gerekçeyle hüküm kurulması isabetsiz olup, davacıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 11.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.