15. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8998 Karar No: 2019/10652 Karar Tarihi: 04.11.2019
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/8998 Esas 2019/10652 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2019/8998 E. , 2019/10652 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan sanık ..."nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 152/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 2 yıl hapis ve 2.400,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/12/2013 tarihli ve 2012/1349 esas, 2013/957 sayılı kararının temyiz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilamdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle hükümlünün hukuki durumunun yeniden değerlendirilerek, infazın durdurulup durdurulmayacağına dair bir karar verilmesi yönündeki talebinin kabulüne ilişkin anılan Mahkemenin 16/12/2016 tarihli ve 2012/1349 esas, 2013/957 sayılı ek kararını müteakip, taraflar arasında uzlaşma sağlanamaması sebebiyle infazın aynen devamına dair İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/06//2017 tarihli ve 2012/1349 esas, 2013/957 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/07/2017 tarihli ve 2017/688 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulması istenmiş ve dairemizin 16/09/2019 tarih ve 2019/6145-8286 sayılı ilamıyla kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmiştir. Uzlaşma hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğu ve uzlaştırma müessesesinin amacının hukuka aykırı eylem nedeniyle failin pişmanlık duymasının ve böylece toplumsal barışın sağlanması olduğu, bu sebeplerle uzlaştırma teklifinin failin bizzat kendisine yapılması gerektiğine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itirazın incelenmesinde; Uzlaştırma Yönetmeliği"nin 29. maddesinnde; "Uzlaştırmacı, şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur, şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görenin reşit olmaması ya da kısıtlı olması hali ile mağdur veya suçtan zarar görenin ayırt etme gücü bulunmaması durumunda uzlaşma teklifi kanuni temsilcilerine yapılır" şeklindeki düzenleme ile aynı yönetmeliğin 31. maddesinde; ""uzlaştırma müzakerelerine şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görenin kendisi veya kanuni temsilcisi, müdafii ya da vekilinin haklı mazereti olmaksızın müzakerelere katılmaktan imtina etmesi halinde, ilgili taraf uzlaşmayı kabul etmemiş sayılır"" şeklindeki açık düzenlemeler karşısında; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görülmediğinden REDDİNE, Dairemizin 16/09/2019 gün ve 2019/6145-8286 sayılı ilamının kaldırılmasına yer olmadığına, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.