MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılan ile sanık arasında düzenlenen 29/09/2005 tarihli alım satım sözleşmesine göre, satıcı olan katılanın tapu devrini yapacağı, alıcı olan sanığın ise, keşideci... Et Gıda San. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi olarak, katılan lehine keşide ettiği suça konu, Akbank Lara Şubesinin 0137637-5 nolu hesabından verilen Z3779191- Z3779192- Z3779193- Z3779194 -Z3779195- Z3779196 nolu çekleri, Garanti Bankası Konyaaltı Şubesinden verilen 8026620 nolu çeki ve suça konu olmayan 12 adet daha çeki katılana vereceği, ödemelerin çeklerle yapılacağı hususunda aralarında yapılan anlaşmaya göre, sözleşmede belirtilen çekleri sanığın katılana verdiği ve katılanın da sanığa tapuyu devir ettiği, sanığın sözleşmede belirtilen 19 adet çekten suça konu son yedi tanesi ile ilgili olarak 30/03/2007 tarihinde bankaya ödemeden men talimatı verdiği ve çeklerin ödenmediği, bu şekilde sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre, ödenmeyen çeklerle ilgili katılanın şikayeti üzerine Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/1555 Esas sayılı dosyasında, karşılıksız çek keşide etme suçundan sanığın mahkumiyetine karar verildiği, alım satım sözleşmesine konu diğer 12 çek ile ilgili olarak taraflar arasında sorun bulunduğuna dair dosyaya yansıyan bir husus olmadığı, dolandırıcılık suçunda hileli hareketin borç doğmadan önce ya da en son borcun doğduğu sırada gerçekleştirilmesi gerektiği, sanığın baştan itibaren dolandırıcılık kastı ile hareket ettiğine ilişkin dosya kapsamında delil bulunmadığı, borcun sözleşmenin yapıldığı sırada doğduğu, ödemeden men talimatının ise sözleşme yapıldıktan yaklaşık bir buçuk yıl sonra verildiği, ödemeden men talimatı verilen çeklerin gerçek çek olduğu; katılan ile sanık arasındaki uyuşmazlığın hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, sanığın üzerine atılı suçun sübut bulduğuna, mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 11.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.