Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14731
Karar No: 2016/516
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14731 Esas 2016/516 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/14731 E.  ,  2016/516 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... köyü ... mevkiinde bulunan 90-100 dönüm miktarındaki taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacılar yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre davacılar adına tescilini istemiştir.
    Davalı ..., davacılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığını savunmuştur.
    Mahkemece, davanın ... ve ... yönünden reddine, ... yönünden kabulüne; ... köyünde bulunan ve 11/07/2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (D) harfiyle işaretli 14032,46 m²"lik bölümün yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından (D) harfiyle işaretli bölüm yönünden yapılan araştırmanın yetersiz olduğu ve doğal çayır otlarının biçilmesi suretiyle sürdürülen zilyetliğin kazanmayı sağlamayacağı; davalılar vekili tarafından ise, 11/07/2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (A), (B) ve (C) harfiyle işaretli bölümlerin orman olmadıkları ve edinme koşullarının davacılar yararına oluştuğu iddiasıyla temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeteri değildir. Şöyle ki, hükme dayanak alınan orman bilirkişi raporunda 1957 tarihli memleket haritası ile 1983 tarihli hava fotoğrafı uygulandığı belirtilmiş ise de 1957 tarihli memleket haritasının elde edildiği hava fotoğrafı, 1983 tarihli hava fotoğrafından elde edilen memleket haritası uygulanmamış olması nedeniyle hükme yeterli olmadığı gibi fen bilirkişisi raporunda (D) harfiyle işaretli bölümün sınırında hükmen orman niteliğiyle tescil harici bırakılan 701, 702, 704 parsel sayılı taşınmazlar bulunması nedeniyle TMK"nın 713/3. maddesi uyarınca ilgili kamu tüzel kişiliği sıfatıyla ... Yönetiminin de davada taraf olması gerektiğinin düşünülmemiş olması doğru görülmemiştir.
    Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukukî durumunun 3116, 4785, 5658 ve 6831 sayılı kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 sayılı Kanun, sadece hangi nitelikteki taşınmazların Devlet ormanı sayılacağını göstermiş ve Devlet ormanlarının kadastrosunun yapılmasını öngörmüştür. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, aynı Kanunun 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tabi tutulmuş ve iadenin koşulları aynı Kanunda gösterilmiştir.
    Mahkemece, öncelikle ... Yönetimine dava dilekçesi ve duruşma gönü tebliğ edilip husumet yaygınlaştırılmalı daha sonra 1957 tarihli memleket haritasının elde edildiği hava fotoğrafı, 1983 tarihli hava fotoğrafından elde edilen memleket haritası ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3/3/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; çekişmeli taşınmazların 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi kapsamında orman içi açıklık olup olmadığı değerlendirilmeli; komşu parsellerle ilgi davalarda çekişmeli taşınmazlar yönünün ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere tarafların temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/01/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi