Esas No: 2009/6986
Karar No: 2010/1755
Karar Tarihi: 09.02.2010
Bir İdareye Ait Taşınmazın Diğer İdareye Devri - İmar Planı Değişikliği - Kamulaştırma - Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2009/6986 Esas 2010/1755 Karar Sayılı İlamı
18. Hukuk Dairesi 2009/6986 E., 2010/1755 K.
18. Hukuk Dairesi 2009/6986 E., 2010/1755 K.
- BİR İDAREYE AİT TAŞINMAZIN DİĞER İDAREYE DEVRİ
- İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ
- KAMULAŞTIRMA
- 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 30 ]
"İçtihat Metni"
Dava dilekçesinde Kamulaştırma Yasası"nın 23. maddesi gereğince tapu kaydının iptali ile tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, mülkiyeti müvekkili kuruma ait E... İli, Merkez İlçesi, H... Mahallesi 442 ada 37 parsel sayılı taşınmazın 2001 yılında düzenlenen imar planında yol ve park yerinde kaldığı gerekçesi ile davalı Büyükşehir Belediyesi Encümeni tarafından alınan 24.01.2002 tarihli kararla Kamulaştırma Yasası"nın 30. maddesine göre devrinin talep edildiğini, taraflar arasında yapılan görüşmeler neticesi 07.06.2002 tarihli protokol doğrultusunda taşınmazın devri konusunda anlaşıldığını, kamulaştırma bedelinin ödenmesi üzerine 21.11.2002 tarihinde taşınmazın devredildiğini, aradan 5 yıl geçtikten sonra dava konusu taşınmazın devir amacı dışında kullanıldığının öğrenildiğini, taşınmazın devri sırasında yapılan protokolün 5. maddesinde; "Gayrimenkul imar planı uygulaması amacı ile kamulaştırıldığından ve imar planında yol ve park alanı vs. belediye hizmetlerinde kullanılmak üzere ayrılmış bulunduğundan, gayrimenkulu devir alan E... Büyükşehir Belediye Başkanlığı 2942/4650 sayılı Kamulaştırma Yasası"nın 30. maddesinin son fıkrasıuyarınca gayrimenkulu devir amacı dışında başka bir amaçla kullanamayacağını, bu konuda imar planı değişikliği de yapamayacağını, devir amacı dışında kullanılması halinde Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü"nün taşınmazı geri alabileceğini", hükmünün mevcut olduğunu, kamulaştırma yoluyla devredilen taşınmazın devir amacı dışında kullanıldığını ileri sürerek Kamulaştırma Kanunu"nun 23. maddesi gereğince taşınmazın bedelinin ödenerek geri alınmasına ve tapusunun iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuştur.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmaz malın, davalı E... Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan 1/1000 ölçekli imar planında yol ve park alanına isabet ettiği gerekçesiyle Kamulaştırma Kanunu"nun 4650 sayılı Yasa ile değişik 30. maddesi uyarınca Toprak Mahsulleri Ofisi"nden devrinin talep edildiği, her iki idarenin devirde ve bedelde anlaşmaları sonucu 07.06.2002 günlü protokolle mülkiyetinin davalı idareye devredilmesinin kararlaştırıldığı, daha sonra 21.11.2002 tarihinde tapuda ferağ işleminin gerçekleştirildiği, söz konusu protokolün 5. maddesinin de; taşınmaz malın, imar planı uygulanması amacı ile kamulaştırdığından ve imar planında yol, park alanı vs. Belediye hizmetlerinde kullanılmak üzere ayrılmış bulunduğundan devir alan idarenin bunu, devir amacı dışında başka bir amaçla kullanamayacağı, imar planı değişikliği yapamayacağı konularına yer verildiği, taşınmaz malın bulunduğu yerin (T...) Belediye Meciisi"nin 27.02.2003 gün ve 5/25 sayılı kararına istinaden düzenlenen revizyon planında bu yerin, devir ve protokol amacına uygun biçimde kısmen belediye hizmet alanı ve kısmen de yol olarak planlandığı, bu planın davalı idare (E... Büyükşehir Belediyesi) tarafından 18.03.2003 tarihinde onaylanarak yürürlüğe konulduğu, böylece davalı idarenin taşınmaz malın devir amacına uygun biçimde imar planı değişikliğini ve dolayısıyla 2942 sayılı Yasa"nın 23. maddesindeki işlem yapma yükümlülüğünü gerçekleştirdiği, taşınmaz malın dava tarihinde davalı idarenin mülkiyetinde bulunduğu, başka herhangi bir özel veya kamu tüzel kişisine mülkiyetinin devrinin yapılmadığı, anlaşılmaktadır.
Davalı idare ile davacı kurum arasında yapılan 07.06.2002 günlü protokolün 5. maddesinde davalı idarenin hangi amaçla dava konusu taşınmaz mala gereksinim duyduğu ve ne amaçla bu gayrimenkulu kullanacağı açık-lanmıştır. Dava konusu edilen taşınmaz malın devir protokolünden önce imar planındaki durumu hiçbir önem taşımamaktadır. Önemli olan, devri istenen taşınmazın devir protokolüne uygun biçimde imar planı değişikliği yapmaktır. Davalı Belediye, devir protokolünde olduğu gibi, bu yeri kısmen belediye hizmet alanı, kısmen park ve yol olarak imar planında göstermiştir. Belediye hizmet alanında olan bir yerdeki binaların restore edilmesi, çevresinin düzenlenmesi, gerektiğinde kendisinin veya ücreti karşılığında (kiraya vererek) başka bir özel ya da tüzel kişiye kullandırması, devir protokolüne hiçbir surette aykırılık teşkil etmemektedir. Çünkü bu konuda düzenlenen protokolde yasaklayıcı bir hüküm ve düzenleme bulunmamaktadır. Devredilen taşınmaz malın üzerinde bulunan muhtesatın nasıl kullanılacağına, restore edilip edilmeyeceğine, yıkılıp enkazının kaldırılıp kaldırılmayacağına, bu yerlerin çevre tanzim planlarının ne şekilde düzenleneceğine, kamuya açık tutulup tutulmayacağına, kamunun istifadesinin ücrete tabi olup olmayacağına karar vermek doğrudan doğruya bu taşınmaz malı muhtesatı ile birlikte devralan davalı idarenin takdirine ilişkin bir konudur. Kamulaştırma Yasası"nın 30. maddesine göre başka bir idareden devralınan taşınmaz malın hangi amaçla kullanılacağına ilişkin temel belgeler imar planlarıdır. Eğer davalı idare bu yeri devraldıktan sonra imar planı değişikliğiyle protokol hükümlerini hiçe sayarak konut alanı vs. şeklinde protokoldeki amacın dışında bir kullanımı sağlamak için imar planı değişikliği yapmış olsaydı, bu takdirde davalı idarenin bu yeri amaç dışında kullandığından söz edilebilirdi. Somut olayda böyle bir durum da söz konusu olmadığına göre mahkemece 2942 sayılı Kanun"un 23. ve 30. maddelerindeki devredilen taşınmaz malın geri alınmasına ilişkin koşullar bulunmadığından davanın reddi yerine kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.