11. Hukuk Dairesi 2015/3129 E. , 2016/804 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24.12.2014 tarih ve 2013/673-2014/567 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 26.01.2016 günü hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacılar vekili Av. .... ile asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. ..... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, müvekkillerinin davalı şirketin ortakları olduklarını, davalı şirketin yönetim kurulunun beş üyeden oluştuğunu, müvekkillerinden ..."ın şirketin yönetim kurulu başkanı olduğunu, müvekkili ..."ın 02.04.2013 tarihli ihtar ile diğer yönetim kurulu üyelerini 11.04.2013 tarihinde şirket merkezinde yapılacak yönetim kurulu toplantısına davet ettiğini, ancak davalı şirketin diğer ortağı olan.... şirketini temsil eden üyelerin yoğun iş programını gerekçe göstererek bu toplantıya katılamayacaklarını bildirdikleri, ayrıca aynı tarihte başka bir yerde ve başka bir gündemle yapılacak yönetim kurulu toplantısı için çağrıda bulunduklarını, bu toplantıya çağrının usulsüz olması nedeniyle müvekkili ... ile birlikte diğer yönetim kurulu üyesi ...."ın bu toplantıya katılmadıklarını, üç yönetim kurulu üyesinin 11.04.2013 tarihinde toplanarak kendi belirledikleri gündemdeki kararları aldıkları, bu üyelerin 07.05.2013 tarihinde herhangi bir çağrı yapmadan 04.06.2013 ve 29.08.2013 tarihlerinde ise çağrı yaparak yönetim kurulu toplantısı yaptıklarını ancak yönetim kurulunu toplantıya çağırmak yetkisi yönetim kurulu başkanına ait bulunduğundan yapılan bu toplantılarda alınan kararların batıl olduklarını, bunun yanında 11.04.2013 tarihli toplantıda alınan rekabet yasağına ilişkin kararın, bu hususun genel kurulun yetkisinde olması nedeniyle de batıl bulunduğunu, 29.08.2013 tarihli yönetim kurulu kararına dayalı olarak şirketin genel kurulunun 24.09.2013 tarihinde toplanarak şirketin tasfiyesine karar verildiğini, usulünce yapılan bir çağrı bulunmadığından genel kurulda alınan bu kararın da butlanla sakat olduğunu, ayrıca tasfiye kararı için gerekli karar nisabının da sağlanmadığını ileri sürerek, şirketin 11.04.2013,07.05.2013, 04.06.2013 ve 29.08.2013 tarihli yönetim kurulu kararları ile 24.09.2013 tarihli genel kurul toplantısında alınan şirketin tasfiyesine ilişkin kararın batıl olduğunun tespitine, aksi halde karar nisabı sağlanmayan genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davalarda davalı vekili, alınan kararların usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı anonim şirketin yönetim kurulunun 5 üyeden oluştuğu, davacı ..."ın yönetim kurulu başkanı olduğu, anonim şirketlerde yönetim kurulunu toplantıya davet yetkisinin açıkça yönetim kurulu başkanına verildiği, bu yetkinin emredici nitelikte olduğu, somut olayda butlanla sakat olduğu belirtilen kararların alındığı yönetim kurulu toplantılarının ise yönetim kurulu başkanının daveti üzerine değil, toplantıya davet yetkisi olmayan üyelerin daveti üzerine yapıldığı, bu hususun anonim şirketin temel yapısına uymadığı ve TTK"nın 391/1-b maddesi uyarınca alınan bu yönetim kurulu kararlarının butlanı sonucunu doğurduğu, iptali istenilen genel kurul toplantısının da butlanla sakat yönetim kurulu kararına dayalı olarak yapıldığı, ayrıca bu toplantıda alınan şirketin tasfiyesine ilişkin kararın sermayenin en az %75"ini oluşturan pay sahiplerinin onayı ile alınmadığı, karar nisabının sağlanmadığı, dolayısıyla genel kurul toplantısında alınan kararın da yoklukla malul bulunduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulüne, davalı şirketin 11.04.2013, 07.05.2013, 04.06.2013 ve 29.08.2013 tarihli yönetim kurulunda alınan kararlar ile 24.09.2013 tarihli genel kurulda alınan şirketin tasfiyesine kararın yok hükmünde olduklarının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davalarda davalıdan alınarak asıl ve birleşen davalarda davacılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 59,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.