Esas No: 2009/9889
Karar No: 2010/379
Karar Tarihi: 21.1.2010
Nüfus Davaları - Nüfus Kayıt Düzeltmeleri - Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2009/9889 Esas 2010/379 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, bir kişinin nüfus kaydının doğum tarihi ile ilgili çelişki içermesinin yasaya aykırı olduğu ve hakimin nüfus kaydını düzeltirken çelişkiye yol açmaması gerektiği yönünde olduğunu belirtir. Ayrıca, dava ve hüküm tarihi olan 1984'te yürürlükte olan Nüfus Kanunu'nun 46. maddesine göre, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarında Cumhuriyet Savcısı ile nüfus memurunun hazır bulunması ve kararın önlerinde verilmesi zorunlu olduğu vurgulanmıştır. Benzer düzenlemelerin 2006'da yürürlüğe giren Nüfus Hizmetleri Kanunu'nda da yer aldığı ifade edilmiştir. Ayrıca, nüfus idaresi temsilcisinin duruşmalara katılmaması ve yargılama yapılması da hatalı bulunmuştur. Bu nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz itirazları kabul edilerek kararın kanun yararına bozulması ve gereğinin yapılması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nun 46. Maddesi
- 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-a Maddesi
18. Hukuk Dairesi 2009/9889 E., 2010/379 K.
18. Hukuk Dairesi 2009/9889 E., 2010/379 K.
- NÜFUS DAVALARI
- NÜFUS KAYIT DÜZELTMELERİ
- 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 36 ]
- 1587 S. NÜFUS KANUNU (MÜLGA) [ Madde 46 ]
"İçtihat Metni"
Davacı Araç Cumhuriyet Başsavcılığı ile davalı Nüfus Müdürlüğü vd. arasındaki davada Araç Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay"ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 23/8/1984 günlü ve 1982/49-1984/119 sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/7/2009 gün ve Hukuk-2009/176163 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
YARGITAY KARARI
Dosya içinde bulunan nüfus kaydına göre, Salih Bulkur"un nüfusa 14/1/1966 tarihinde tescil edildiği görülmüştür. Bir kimsenin doğmadan nüfusa tescili mümkün olmadığı halde, doğum tarihinin 5/6/1970 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir. Hakim, nüfus kayıtlarında düzeltme yapılmasına karar verirken, bu kayıtlar arasında çelişki meydana getirmemek ve hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek zorunda olup, bu hususa uyulmaması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Diğer taraftan, dava ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 1587 sayılı Nüfus Kanununun 46. maddesi hükmüne göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Benzer bir düzenlemeye Nüfus Kanununu yürürlükten kaldıran, 29/4/2006 tarih 26153 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesinde de yer verilmiştir. İncelenen dosyadan, davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisinin duruşmaların bir kısmına iştirak etmediği anlaşılmıştır. Mahkemenin oluşumuna ilişkin açıklanan yasa hükmü dikkate alınmadan, nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılması da doğru bulunmamıştır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK."nun 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 21/1/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.