Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2573
Karar No: 2016/793
Karar Tarihi: 26.01.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/2573 Esas 2016/793 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, bir şirketin ortakları ve yöneticileri arasında açılmıştır. Davacı, davalıların gerçek dışı harcamalar yaparak şirketi zarara uğrattığını iddia ederek tazminat talep etmiştir. Davalılar ise zamanaşımı süresinin dolduğunu ve davanın reddedilmesini istemiştir. Mahkeme, davacının tazminat talebinin zamanaşımı süresi içinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 309. maddesi, şirket yöneticisinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davaları için zamanaşımı süresini düzenlemektedir. Maddeye göre, zararın öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, her halde zararı doğuran fiilin vukuu tarihinden itibaren 5 yıl içinde tazminat davası açılabilir.
Vergi Usul Kanunu'nun 359/2. maddesi, yanıltıcı belge düzenlemenin cezasını üç yıla kadar hapis cezası olarak belirlemektedir.
765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4. maddesi, yanıltıcı belge düzenlemeyi suç olarak tanımlamaktadır. Maddeye göre, suçun işlendiği tarihten itibaren 5 yıl içinde ceza davası açılabilir.
11. Hukuk Dairesi         2015/2573 E.  ,  2016/793 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)


    Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/01/2015 tarih ve 2012/45-2015/6 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 26/01/2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ...."nin ortağı, davalıların ise ortağı ve müdürleri olduğunu, davalıların 12.08.1999 tarihinde inşaatta imalat durdurulmuş olmasına rağmen dava dışı ...."ne 28.08.2000, 29.08.2000, 31.08.2000 tarihli, .... firmasına 10.09.2000, 31.08.2000 tarihli, MSM firmasına 07.08.2000, 25.08.2000, 30.08.2000, 07.09.2000 tarihli, ...."a 31.08.2000 tarihli naylon faturalar düzenlediklerini, gerçek dışı harcama göstererek şirketi zarara uğrattıklarını, davalıların görev ve sorumluluklarını yerine getermediklerini ileri sürerek, 60.000 TL"nin şirkete ödenmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nın 309. maddesi uyarınca zamanaşımı süresinin zararın öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, her halde zararı doğuran fiilin vukuu tarihinden itibaren 5 yıl olduğunu, davacının 07.05.2003 tarihinde aynı sebeple tazminatın kendisine ödenmesi için dava açtığı, talebin dolayısıyla zarar kapsamında bulunduğu, tazminatın şirkete ödenmesinin istenebileceği gerekçesiyle davanın reddedildiği, davacının zararı ve faili en geç 07.05.2003 tarihinde öğrendiği, davaya konu faturaların 2000 yılında düzenlendiği, işbu davanın ise 01.03.2012 tarihinde açıldığı gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6762 sayılı TTK"nın 309/son maddesi uyarınca şirket yöneticisinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davasında ceza zamanaşımı süresinin uygulanabilecek olmasına, VUK"nın 359/2. maddesi uyarınca muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlemenin cezasının üç yıla kadar hapis cezasını gerektirmesine, olay tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi gereğince ceza zamanaşımı süresinin 5 yıl olmasına dava tarihi olan 20.02.2012 tarihi itibariyle ceza zamanaşımı süresinin dahi geçmiş bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi