15. Ceza Dairesi 2019/6834 E. , 2019/10629 K.
"İçtihat Metni"Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma sonucunda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen 26/11/2013 tarih ve 2012/89267- 2013/71417 soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair Sincan 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin verdiği 06/02/2014 tarih ve 2014/404 D. İş sayılı kararın bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 1/11/2014 tarih ve 2014/35683 sayılı tebliğnamesiyle kanun yararına bozulması istemi üzerine, Dairemizin 10/11/2014 gün ve 2014/14038 esas, 2014/18347 karar sayılı ilamıyla kararın bozulmasına karar verilmiş olup,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 17/04/2015 tarih ve 2015/8521 sayılı itirazname ile, bozma isteminiyle itiraz yoluna gidilmiştir.
Dairemizin 10.11.2014 gün ve 2014/14038 esas 2014/18347 sayılı kararının kaldırılmasına yer olmadığına , itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ilişkin kararı üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanlığı tarafından incelenmeiştir.
Buna göre; Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı olan şüpheli ..."in, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile Avrupa Politeknik Üniversitesi arasında yapılan protokol gereğince açılacak hukuk fakültesi ile ilgili olarak birtakım resmî kurumlarla yazışmalar yapmak suretiyle dekanlık görevini yaptığı sırada ve görevi dolayısıyla nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi dekanı olan şüpheli ... hakkında 2547 sayılı Kanun"un 53. maddesinin (c) fıkrasının (1), (2) ve (4) numaralı alt bentleri hükümleri uyarınca, ilk soruşturmanın Yükseköğretim Kurulu Başkanınca veya diğer disiplin amirlerince doğrudan veya görevlendirecekleri soruşturmacı tarafından yapılması, son soruşturmanın açılıp açılmamasına rektörün başkanlığında rektörce görevlendirilen rektör yardımcılarından oluşacak üç kişilik kurulca karar verilmesi, lüzum-u muhakeme kararına yapılacak itirazın Danıştay 2. Dairesince incelenerek karara bağlanması ve lüzum-u muhakeme kararının kesinleşmesi hâlinde yargılamanın suçun işlendiği yer adliye mahkemesinde yapılması gerektiği ve yine atılı suçun aynı Kanun"un 53. maddesinin (c) fıkrasının (7) numaralı alt bendinde sayılan ve soruşturmayı doğrudan Cumhuriyet savcısının yapacağı belirtilen suçlar arasında sayılmadığı, şüpheli ... hakkında görevi ve sıfatı sebebiyle 2547 sayılı Kanun ile öngörülen özel soruşturma usulüne uyulmaması hususunun Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istem yazısında ileri sürülmediği ve sonuca etkili bu hukuka aykırılığın kanun yararına bozmaya konu edilmesinin olanaklı olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, kanuna aykırı olduğu saptanan bu husus yönünden de kanun yararına bozma başvurusu sağlandıktan sonra sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerektiğinden bahisle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının değişik gerekçe ile kabulüne ve dairemizin 10.11.2014 tarihli ve 14038-18347 sayılı bozma kararının kaldırılmasına, saptanan hukuka aykırılığın kanun yararına bozma başvurusuna konu edilmesini sağlamak üzere dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi dekanı olan şüpheli ... hakkında 2547 sayılı Kanun"un 53. maddesinin (c) fıkrasının (1), (2) ve (4) numaralı alt bentleri hükümleri uyarınca, ilk soruşturmanın Yükseköğretim Kurulu Başkanınca veya diğer disiplin amirlerince doğrudan veya görevlendirecekleri soruşturmacı tarafından yapılması, son soruşturmanın açılıp açılmamasına rektörün başkanlığında rektörce görevlendirilen rektör yardımcılarından oluşacak üç kişilik kurulca karar verilmesi, lüzum-u muhakeme kararına yapılacak itirazın Danıştay 2. Dairesince incelenerek karara bağlanması ve lüzum-u muhakeme kararının kesinleşmesi hâlinde yargılamanın suçun işlendiği yer adliye mahkemesinde yapılması gerektiği ve yine atılı suçun aynı Kanun"un 53. maddesinin (c) fıkrasının (7) numaralı alt bendinde sayılan ve soruşturmayı doğrudan Cumhuriyet savcısının yapacağı belirtilen suçlar arasında sayılmadığı, şüpheli ... hakkında görevi ve sıfatı sebebiyle 2547 sayılı Kanun ile öngörülen özel soruşturma usulüne uyulmadığı dikkate alındığında; bu konuda Kanun Yararına Bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.