Esas No: 2018/8556
Karar No: 2019/2692
Karar Tarihi: 21.02.2019
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/8556 Esas 2019/2692 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Silahla tehdit suçundan sanık ..."in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/2-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2016 tarihli ve 2015/512 esas, 2016/511 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde kasten işlediği suç nedeniyle hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/2-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/2018 tarihli ve 2018/390 esas, 2018/550 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 11/12/2018 gün ve 94660652-105-38-13889-2018-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2018 gün ve 2018/101351 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
Mahkemenin 29/05/2018 tarihli hükümle dosyadan el çektiği, bu itibarla 03/07/2018 tarihinde dosyayı yeniden ele alarak vermiş olduğu ek kararın hukukî değerden yoksun ve yok hükmünde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, Mahkemesince, sanığın katılan Onur"u döverken elinde sopa bulunduğu sırada "Cengiz"in selamı var bu daha hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" diyerek tehdit etmesi şeklindeki eylemine ilişkin olarak, sopanın silahtan sayılması suretiyle 5237 sayılı Kanun"un 106/2-a maddesi uyarınca hüküm kurulmuş ise de; benzer bir olayla ilgili olarak Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 21/05/2018 tarihli, 2014/18451 esas, 2018/9931 karar sayılı ilâmında yer alan, " Sanığın çoban olup olay günü koyun otlattığı sırada yaptığı iş gereği elinde sopa olduğunun anlaşılması ve mahkemece, mağdurun kullandığı traktörün önüne elindeki sopa ile geçen sanığın "seni kurşuna dizerim" dediğinin kabul edilmesi karşısında, bu oluşa göre, olayda sopanın ne şekilde silah olarak kullanıldığı açıklanıp tartışılmadan ve oluşa göre eylemin TCK"nın 106/1-1. cümlesi kapsamında kalıp kalmadığı değerlendirilmeden yetersiz gerekçe ile silahla tehdit suçundan mahkumiyet hükmü kurulması ..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, somut olayda sopanın ne şekilde silah olarak kullanıldığı açıklanıp tartışılmadan ve oluşa göre eylemin 5237 sayılı Kanun"un 106/1-1. cümlesi kapsamında kalıp kalmadığı değerlendirilmeden yetersiz gerekçe ile silahla tehdit suçundan mahkûmiyet hükmü kurulmasında isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I-Olay:
Silahla tehdit suçundan sanık ..."in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/2-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza
Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2016 tarihli ve 2015/512 esas, 2016/511 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde kasten işlediği suç nedeniyle hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/2-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/2018 tarihli ve 2018/390 esas, 2018/550 sayılı kararının, mahkemesince, sanığın katılan Onur"u döverken elinde sopa bulunduğu sırada "Cengiz"in selamı var bu daha hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" diyerek tehdit etmesi şeklindeki eylemine ilişkin olarak, sopanın silahtan sayılması suretiyle 5237 sayılı Kanun"un 106/2-a maddesi uyarınca hüküm kurulmuş ise de; benzer bir olayla ilgili olarak Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 21/05/2018 tarihli, 2014/18451 esas, 2018/9931 karar sayılı ilâmında yer alan, " Sanığın çoban olup olay günü koyun otlattığı sırada yaptığı iş gereği elinde sopa olduğunun anlaşılması ve mahkemece, mağdurun kullandığı traktörün önüne elindeki sopa ile geçen sanığın "seni kurşuna dizerim" dediğinin kabul edilmesi karşısında, bu oluşa göre, olayda sopanın ne şekilde silah olarak kullanıldığı açıklanıp tartışılmadan ve oluşa göre eylemin TCK"nın 106/1-1. cümlesi kapsamında kalıp kalmadığı değerlendirilmeden yetersiz gerekçe ile silahla tehdit suçundan mahkumiyet hükmü kurulması ..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, somut olayda sopanın ne şekilde silah olarak kullanıldığı açıklanıp tartışılmadan ve oluşa göre eylemin 5237 sayılı Kanun"un 106/1-1. cümlesi kapsamında kalıp kalmadığı değerlendirilmeden yetersiz gerekçe ile silahla tehdit suçundan mahkûmiyet hükmü kurulmasında isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Sanık ..."in eyleminin, silahla tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesinin 1. fıkrasında “Hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunması halinde bu maddede düzenlenen olağanüstü yasa yoluna konu olabileceği belirtilmiştir.
Y.C.G.K."nun 17.7.2007 gün ve 2007/145-172 sayılı, 27.3.2007 gün ve 2007/73-76 sayılı kararlarında da vurgulandığı üzere hükümdeki diğer yasaya aykırılıklar giderilmeden, uyuşmazlık konusunda karar verilmesi halinde, hukuka aykırılıkları giderme ve ülkede uygulama birliğini hukuka uygunlukla sağlama amacına hizmet için öngörülen "Kanun yararına bozma" kurumu, bünyesinde hukuka aykırılık taşıyan hükümleri onaylama sonucunu doğuracaktır.
Uyuşmazlık konusunda bir karar vermeden önce, kanun yararına bozma istemine konu edilen hükümde başkaca yeni hukuka aykırılıkların bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu bağlamda;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27/11/2018 tarihli ve 2017/17-328 esas, 2018/575 sayılı kararında belirtildiği üzere; ceza muhakemesi hukukumuzda mahkemelerce bir yargılama faaliyetinin yapılabilmesi ve hüküm kurulabilmesi için yargılamaya konu edilecek eylemle ilgili, usulüne uygun olarak açılmış bir ceza davası bulunması gerekmektedir. 5271 sayılı CMK’nın 170/1. maddesi uyarınca ceza davası, dava açan belge niteliğindeki icra ceza mahkemesine verilen şikâyet dilekçesi, son soruşturmanın açılması kararı gibi istisnai hükümler dışında kural olarak Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenecek bir iddianame ile açılır. Anılan Kanun"un 170. maddesinin 4. fıkrasında da; “İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır.” düzenlemesine yer verilmiştir. CMK’nın 225. maddesi uyarınca ise; “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir. Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu madde gereğince hangi fail ve fiili hakkında dava açılmış ise, ancak o fail ve fiili hakkında yargılama yapılarak hüküm verilebilecektir. Anılan kanuni düzenlemelere göre, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu iddia olunan eylemin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen fiil veya olaydan dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması kanuna açıkça aykırılık oluşturacaktır. Öğretide “davasız yargılama olmaz” ve “yargılamanın sınırlılığı” olarak ifade edilen bu ilke uyarınca hâkim, ancak hakkında dava açılmış bir fiil ve kişi ile ilgili yargılama yapabilecek ve önüne getirilen somut uyuşmazlığı hukuki çözüme kavuşturacaktır.
Soruşturma aşamasında elde ettiği delillerden ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, düzenlenen iddianame ile CMK’nın 225/1. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir. Bu bakımdan iddianamede, yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiil/fiillerin nelerden ibaret olduğunun hiçbir tereddüte yer bırakmayacak biçimde açıklanması zorunludur. Böylelikle sanık; iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve delillerini sunabilmelidir. CMK"nın 226. maddesindeki düzenlemeyle iddianamede anlatılan eylem değişmemiş olduğunda, kanun koyucu o eylemin hukuki niteliğinde değişiklik olmasını "yargılamanın sınırlılığı" ilkesine aykırı görmemiş, bu gibi hallerde sanığa ek savunma hakkı verilerek değişen suç niteliğine göre bir hüküm kurulmasına imkân sağlamıştır. Bu düzenlemenin bir sonucu olarak mahkeme, eylemin hangi suçu oluşturacağına ilişkin nitelendirmede iddia ve savunmayla bağlı değildir. Örneğin, iddianamede hırsızlık olarak nitelendirilen eylemin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı görüşünde olan mahkemece, sanığa ek savunma hakkı da verilmek suretiyle bahse konu suçtan hüküm kurulabilecektir. İddianamede anlatılan ve kapsamı belirlenen olayın dışında bir fail ve fiilin yargılanması söz konusu olduğunda ise, suç duyurusunda bulunulması ve iddianame ile dava açılması hâlinde gerekli görülürse her iki iddianame ile açılan davaların birleştirilmesi yoluna gidilebilecektir.
İncelemeye konu dosyada; sanık ... hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 26/06/2015 tarihli ve 2015/12492 soruşturma numaralı, 2015/8113 esas ve 2015/6706 sayılı iddianamenin düzenlendiği, iddianamede sanık ... ve
inceleme dışı diğer sanıkların eylemlerinin " "in, müşteki "ın teyzesi ile evliyken aralarındaki geçimsizlik nedeniyle boşandıkları, mevcut olay nedeniyle müştekiye husumetli olan adı geçen şüphelinin akrabaları olan diğer şüphelileri azmettirmek suretiyle müştekiyi dövmesi ve tehdit etmeleri hususunda yönlendirdiği, bunun üzerine şüpheliler ... ve ..."in yolda yürümekte olan müştekinin önünü çevirerek soruşturma sırasında ele geçmeyen sopa ya da plastik coplarla müştekiye vurdukları, ayrıca şüphelilerden ..."in büyük bir ekmek bıçağını belinden çıkararak saldırgan tavırlarla müştekiye "Cengiz"in selamı var", "bu dava hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" şeklindeki sözlerle tehditte bulunduğu, ... Şüpheliler ...R ve ..."in daha önceden hazırlanarak müştekinin yolunu çevirip yukarıda açıklanan eylemi gerçekleştirmeleri nedeniyle şüpheli "in silahla tehdit içeren eylemine diğer şüpheli ..."in de asli fail olarak katıldığını kabul etme zarureti bulunduğu, ..." biçiminde tanımlandığı, yargılama neticesinde Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2016 tarihli ve 2015/512 esas, 2016/511 sayılı kararıyla sanık ..."in TCK"nın 106/2-a, 86/2, 3-e ve 52/2. maddeleri gereğince sırasıyla 2 yıl hapis ve 3.600,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, inceleme dışı sanık Metin Ölçer"in ise tehdit suçundan beraatine hükmolunduğu, bu kararın kesinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilerek Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/2018 tarihli ve 2018/390 esas, 2018/550 sayılı kararıyla sanığın, TCK"nın 106/2-a, 86/2, 3-e ve 52/2. maddeleri gereğince sırasıyla 2 yıl hapis ve 3.600,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına hükmolunduğu, hükümlerin istinaf kanun yoluna konu edilmeksizin kesinleştiği, hükümlerde sanığın eyleminin " olay tarihinde sanık İsa"nın azmettirmesi neticesinde yeğenleri olan sanık ..."in katılan Onur"a elindeki sopa ile vurmak sureti ile ve sanık Metin"in de eli ile katılan Onur"a vurmak sureti ile katılan Onur"u BTM ile giderilebilir nitelikte yaraladıkları ve olay sırasında sanık ..."in elinde sopa varken katılan Onur"a "Cengiz"in selamı var bu dava hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" şeklinde tehdit ettiği..." biçiminde kabul edildiği anlaşılmıştır.
Sanık ... hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 26/06/2015 tarihli ve 2015/12492 soruşturma numaralı, 2015/8113 esas ve 2015/6706 sayılı iddianamede sanığın eylemlerinin, ele geçmeyen sopa ya da plastik coplarla müştekiye vurmak ve daha önceden hazırlanarak müştekinin yolunu çevirip eylemi gerçekleştirmeleri nedeniyle şüpheli ..."in büyük bir ekmek bıçağını belinden çıkararak saldırgan tavırlarla müştekiye "Cengiz"in selamı var", "bu dava hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" şeklindeki silahla tehdit içeren eylemine asli fail olarak katılmak biçiminde tanımlanması, Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2016 tarihli ve 2015/512 esas, 2016/511 sayılı kararıyla inceleme dışı sanık Metin Ölçer"in silahla tehdit suçundan beraatine hükmolunması ve kesinleşmesi, sanık ... hakkında hükmün açıklanmasına ve sanığın silahla tehdit suçundan cezalandırılmasına ilişkin Kayseri 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/2018 tarihli ve 2018/390 esas, 2018/550 sayılı kararında ise sanığın eyleminin " ... olay sırasında sanık ..."in elinde sopa varken katılan Onur"a "Cengiz"in selamı var bu dava hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" şeklinde tehdit ettiği..." biçiminde kabul edilmesi karşısında, iddianamenin anlatım kısmında sanık ..."in elinde sopa varken katılan ..."ı "Cengiz"in selamı var bu dava hiç bitmeyecek siz göreceksiniz" şeklinde tehdit ettiğine dair bir anlatımın yer almadığı gözetilmeden, sanığın bu eylemi gerçekleştirdiği kabul edilerek TCK"nın 106/2-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılmıştır.
Yargıtay incelemesi sırasında saptanan yukarıda belirtilen yeni hukuka aykırılık nedeni, Kanun yararına bozma konusu yapılmadığından belirtilen Kanun yolunun niteliği gereği resen giderilemeyecektir.
Kanun yararına bozma konusunun bu aşamada sonuçlandırılması, yapılan açıklamalar ışığında olanaklı bulunmamaktadır.
IV- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1) Kanun yararına bozma isteği hakkında bu aşamada bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2) Hükümde saptanan yeni hukuka aykırılık nedeni açısından, Kanun yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdiri için, dosyanın Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMEK üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, bu hususun değerlendirilmesinden sonra, diğer kanun yararına bozma isteminin incelenmesine, 21/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.