Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/1022 Esas 2014/8459 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1022
Karar No: 2014/8459
Karar Tarihi: 08.05.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/1022 Esas 2014/8459 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, annesinin davalı ile birlikteliğinden doğduğunu ve davalının biyolojik babası olduğunu belirterek babalığın tespitine karar verilmesini istedi. Mahkeme, hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verdi. Temyiz istemi üzerine Yargıtay, Türk Medeni Kanunu'nun 303/2. maddesine dayalı olarak çocuk tarafından açılan babalığın tespiti davasında hak düşürücü sürenin artık bulunmadığına ancak davacı tarafından daha önce açılmış bir davada aynı talebin reddedildiği ve bu kararın kesin hüküm oluşturduğuna dikkat çekti. Bu nedenle, mahkemenin gerekçesi doğru değil ise de ret kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan hükmün onanmasına karar verildi. Kanun maddeleri ise şöyle: Türk Medeni Kanunu'nun 301/1, 303/2. maddeleri; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 303/1, 114/1-i ve 115. maddeleri.
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi         2014/1022 E.  ,  2014/8459 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, babalığın tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı, annesinin davalı ile olan beraberliğinden doğduğunu, davalının biyolojik babası olduğunu belirterek babalığın tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle dava reddedilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    Dava, Türk Medeni Kanunu"nun 301/1, 303/2. maddelerine dayalı olarak, çocuk tarafından açılan babalığın tespitine ilişkindir. Aynı Yasanın 303/2. maddesinde ""Çocuğa doğumdan sonra kayyım atanmışsa, çocuk hakkında bir yıllık süre, atamanın kayyıma tebliği tarihinde; hiç kayyım atanmamışsa çocuğun ergin olduğu tarihte işlemeye başlar."" hükmü Anayasa Mahkemesinin 27.10.2011 tarihinde 2010/71-2011/143 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve karar 07.02.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Mahkemece, karar verilmesinden önce Türk Medeni Kanunu"nun 303/2. maddesi hakkındaki iptal kararı yürürlüğe girmiş ve Yasada çocuk için öngörülen hak düşürücü süre artık bulunmamaktadır. Ancak davacı tarafından, davalı hakkında açılan babalığın tespitine ilişkin ...7. Aile Mahkemesi"nin 2010/1114 Esas 2011/432 Karar sayılı dosyasında davanın reddine karar verildiği ve kararın 11.02.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu karar Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 303/1. maddesi uyarınca kesin hüküm oluşturduğundan ve kesin hüküm de aynı Yasanın 114/1-i ve 115. maddelerine göre dava şartları arasında düzenlendiğinden davanın usulden reddi gerekir. Bu nedenle, mahkemenin gerekçesi doğru değil ise de ret kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan gerekçesi değiştirilmek suretiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 08.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.