20. Hukuk Dairesi 2015/16102 E. , 2016/447 K.
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 25/06/2015 gün ve .../... - .../... sayılı ilâmıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı ... ... ile davalı ... vekilleri tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... ... 16.03.2007 havale tarihli dava dilekçesiyle, ... köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında orman alanlarının kısmî ilâna çıkartıldığını ancak dava dilekçesine ekli krokide 90 numara ve kırmızı renk ile taralı olarak gösterdikleri alanın orman sayılan yerlerden olduğu halde orman sınırları dışında bırakıldığı iddiasıyla bu alanın orman niteliğiyle ... adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Daha sonra yapılan arazi kadastrosu sırasında ... köyü, 885 ada 1 ve 2 parsel sayılı sırasıyla 9323,23 m² ve 9291,08 m² yüzölçümündeki taşınmazlar belgesizden tarla niteliğiyle ve ... ... tarafından orman sınırlamasına itiraz davası açılmış olması nedeniyle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit edilip, tutanaklar kadastro mahkemesine gönderilmiş mahkemece de, tutanakların edinme sütununda zilyet olarak isimleri yazılı kişiler davaya dahil edilmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne ve 885 ada 1 sayılı parselin (1A) ile gösterilen 1549,32 m² yüzölçümündeki bölümünün orman vasfıyla ... adına, (1B) ile gösterilen 5915,46 m² yüzölçümündeki bölümünün ise davalı ... ... adına, 885 ada 2 sayılı parselin ise tespit gibi tesciline karar verilmiş, davacı ... ... temyizi üzerine, Yargıtay ... Hukuk Dairesinin 16/10/2012 tarih ve .../... - .../... sayılı kararı ile hüküm kısmen onanmış, kısmen de bozulmuştur.
Hükmüne uyulan onama-bozma kararında özetle; “885 ada 2 sayılı parselin (2B) ile gösterilen bölümü hakkında, taleple bağlı kalınarak hüküm kurulduğu belirtilerek bu bölüm hakkında onama kararı verilmiştir.
885 ada 1 sayılı parselin (1B) ve 885 ada 2 sayılı parselin (2A) ile gösterilen bölümleri yönünden ise araştırmanın yetersiz olduğu belirtilerek usulüne uygun orman araştırması yapılması istenilmiş, ayrıca 885 ada 1 sayılı parselin krokide (1C) ile gösterilen bölümü hakkında ise sicil oluşturulmamasının doğru olmadığı ifade edilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne 16/05/2014 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (2A) ile gösterilen 5550,42 m² yüzölçümündeki bölümünün ayrı parsel sayısı verilerek orman niteliğiyle ... adına; 885 ada 1 sayılı parselin aynı krokide (1A) ile gösterilen bölümünden (1C) ile gösterilen bölümü çıkarıldıktan sonra geriye kalan 5918 m² yüzölçümündeki bölümüne de ayrı parsel sayısı verilerek orman niteliğiyle ... adına; 885 ada 1 sayılı parselin krokide (1C) ile gösterilen bölümünün ise davalı ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, davacı ... ... ile davalı ... temyizi üzerine hüküm Dairece hüküm fıkrasında (2A) ile gösterilen bölümün ada ve parsel sayısının yazılmadığı belirtilerek hüküm bu yönüyle düzeltilerek onanmıştır.
Davacı ... ... ile davalı ... vekilleri bu kez Daire kararının düzeltilmesini istemiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı dışında bırakılmıştır.
Mahkemece infaza elverişli sicil oluşturulmamıştır. Şöyle ki, mahkemece hükme dayanak alınan 16/05/2014 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide 885 ada 1 sayılı parsel (1A ve 1C) ve sırasıyla 7467,90 m² ve 1855,33 m² yüzölçümlerinde; 885 ada 2 sayılı parseli ise (2A ve 2C) ve sırasıyla 5550,42 m² ve 3740,66 m² yüzölçümlerinde her iki parseli de iki parçaya ifraz edilerek gösterilmiştir.
Bozma öncesi hükme dayanak alınan 26/11/2010 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide ise 885 ada 1 sayılı parsel (1A, 1B ve 1C) ve sırasıyla 1549,32 m², 5915,46 m² ve 1858,45 m² yüzölçümlerinde; 885 ada 2 sayılı parsel ise (2A ve 2B) ve sırasıyla 5545,47 m² ve 3745,61 m² yüzölçümlerinde göstermişlerdir.
Mahkemece bozma öncesi kararda 885 ada 2 sayılı parsel hakkındaki dava tamamen reddedilmiş bu parselin tespit gibi tesciline karar verilmiştir. 885 ada 1 sayılı parselin ise (1A) ile gösterilen bölümünün orman niteliğiyle, (1B) ile gösterilen bölümünün ise niteliği belirtilmeden davalı gerçek kişi adına tesciline, 885 ada 1 sayılı parselin bilirkişi krokisinde (1C) ile gösterilen bölümü hakkında ise sicil oluşturulmamış ve hakkında karar verilmemiştir.
... temyizi üzerine Dairece 885 ada 2 sayılı parselin (2B) ile gösterilen bölümün davacı ... ... dava dilekçesine ekli krokide dava konusu yer olarak işaretlediği yer dışında kalması nedeniyle taleple bağlı kalınarak hüküm kurulduğu belirtilerek davacı Yönetimin bu bölüme ilişkin temyiz itirazlarının reddedilerek bu bölüm onanmıştır. 885 ada 1 sayılı parselin temyize konu (1B) ve 885 ada 2 sayılı parselin (2A) ile gösterilen bölümü hakkında araştırmanın yetersiz olduğu belirtilerek, 885 ada 1 sayılı parselin (1C) bölümü hakkında ise sicil oluşturulmamasının doğru olmadığı belirtilerek bu bölümler hakkındaki karar bozulmuştur.
Buna göre, mahkemenin ilk kararıyla 885 ada 1 sayılı parselin krokide (1A) ile gösterilen 1549,32 m² yüzölçümündeki bölümü temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. 885 ada 2 sayılı parselin krokide (2B) ile gösterilen 3745,61 m² bölümü yönünden ise Dairece onama kararı verildiğinden kesinleşmiştir.
Ancak bozma sonrası keşifte görev alan orman ve fen bilirkişileri parsellerin orman sayılan ve sayılmayan bölümlerini belirlerken yukarıda belirtilen kesinleşen bölümleri de kapsayacak şekilde parselleri ifraz etmişlerdir. Bilirkişilerin bu uygulaması da hüküm fıkrasının hatalı olmasına yol açmıştır. Mahkemece incelemeye konu kararda ada ve parsel sayısı belirtilmeden 885 ada 2 sayılı parselin krokide (2A) ile 5550,42 m² bölümünün orman olarak tesciline karar verilmiş, 885 ada 2 sayılı parselin aynı krokide (2C) ile gösterilen 3740,66 m² bölümü hakkında ise sicil oluşturulmamıştır. Dairece onanmasına karar verilen 885 ada 2 sayılı parselin (2B) ile gösterilen bölümünün yüzölçümü 3745,61 m² olup, bozma sonrasındaki bilirkişi raporunda bu yer (2C) ve 3740,66 m² olarak ölçülmüştür. Görüleceği üzere yüzölçümü birbiriyle uyumlu değildir. Oysa ki, 885 ada 2 sayılı parselin bozma öncesi 26.11.2010 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (2B) ile gösterilen 3745,61 m² yüzölçümündeki bölümü hakkındaki karar kesinleşmiştir. Yine bilirkişilerin bu hatalı uygulaması nedeniyle 885 ada 1 sayılı parsel hakkında hatalı sicil oluşturulmuştur. Mahkemece, 885 ada 1 sayılı parselin 16/05/2014 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (1A) ile gösterilen bölümünden (1C) ile gösterilen bölümü çıkarıldıktan sonra geriye kalan 5918 m² yüzölçümündeki bölümünün orman olarak tescili denmiştir. Ancak dayanak alınan raporda bilirkişiler (1A) bölümünü 7467,90 m² olarak (1C) bölümünü ise 1885,33 m² olarak göstermişlerdir. Mahkemenin hüküm fıkrasında belirttiği işleme göre (1A, 7467,90 m²) – (1C, 1855,33 m²) = 5612,57 m² yapmaktadır. Mahkemece 16/05/2014 tarihli raporda (1A) ile gösterilen 7467,90 m² bölümden ilk kararla temyiz edilmeksizin kesinleşen ve 26/11/2010 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (1A) ile gösterilen 1549,32 m² bölüm çıkartılarak yukarıda belirtilen sonuca ulaşıldığı anlaşılıyor ise de, (ki bu durumda da tam sonuç 5918,58 m² çıkmaktadır) krokisi olmadan mahkeme hakiminin bilirkişi raporlarını harmanlayarak kendi yaptığı dört işlem ile ulaştığı sonuca göre sicil oluşturması doğru olmadığı gibi oluşturulan sicilin infaz kabiliyeti de bulunmamaktadır.
O halde mahkemece yapılacak iş, raporları hükme dayanak yapılan bilirkişilerden mahkemenin 29/11/2010 tarih 2009/141 – 2010/296 sayılı ilk kararı ile temyiz edilmeksizin kesinleşen 885 ada 1 sayılı parselin 26/11/2010 tarihli fen bilirkişi raporunda (1A) ile gösterilen 1549,32 m² bölümü ile Dairece onanarak kesinleşen 885 ada 2 sayılı parselin aynı krokide (2B) ile gösterilen 3745,61 m² bölümleri ifraz edildikten sonra her iki parselin geriye kalan bölümleri yönünden orman sayılan ve sayılmayan bölümlerini belirleyecek krokili ek rapor alınıp, 885 ada 1 sayılı parselin 26/11/2010 tarihli fen bilirkişi raporunda (1A) ile gösterilen 1549,32 m² bölümünün orman niteliğiyle ... adına, 885 ada 2 sayılı parselin aynı krokide (2B) ile gösterilen 3745,61 m² bölümünün ise davalı ... ... adına ilk kararla kesinleşmesi nedeniyle anılan bölümler hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına şeklinde, her iki parselin geriye kalan bölümleri hakkında ise alınacak ek raporla ortaya çıkacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Bu itibarla, yerel mahkemece verilen kararın infaz kabiliyeti bulunmadığından, kararın bozulması gerekirken, yanılma sonucu yazılı şekilde düzeltilerek onandığı anlaşıldığından, davacı ... ... ile davalı ... vekillerinin karar düzeltme taleplerinin kabulü ile Dairemizin önceki düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... ... ile davalı ... vekillerinin karar düzeltme taleplerinin kabulü ile Dairemizin, 25/06/2015 gün ve 2014/9230 - 2015/6406 sayılı düzeltilerek onama kararı kaldırılarak, 12/06/2014 gün ve 2014/3-2014/164 sayılı yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/01/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.