Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/19243
Karar No: 2017/5334
Karar Tarihi: 17.04.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/19243 Esas 2017/5334 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/19243 E.  ,  2017/5334 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki eşya ve ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde tarflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı ... İçmenin eşi diğer davalıların kayınvalidesi ve kayınpederi olduğunu, davalı ... ile evlenmeden önce, düzenlenen 08/08/1985 tarihli çeyiz senedi ile, kendisine ait olan ziynet eşyaları ve ev eşyalarının davalı ..."ye teslim edildiğini, bu eşyaların halen davalılarda olduğunu, çeyiz senedinde yazılanlar hariç diğer ziynet eşyalarının da davalılarda kaldığını ve kendisine iade edilmediğini, davalı ... ile Alman mahkemesinin 13/09/2011 tarihli kararı ile boşandıklarını ve 3 yıldan fazla bir süredir ayrı yaşadıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere çeyiz senedinde yazılı ziynet ve ev eşyaları ile bunlar haricindeki 5 adet üçlü burma bilezik (35 gr x 5), 8 adet üçlü burma bilezik (15 gr x 8), 9 adet reşat lirası olan gerdanlık, beşibiryerde reşat altını, çerçeveli gremse, 2 metrelik 18 ayar zincir, büyük gerdanlık takımı, 2 adet yarımlık gremse, 2 adet reşat lirası, 1 adet yarım altının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 30.000.TL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalılar, öncelikle görev, yetki ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, esasa ilişkin olarak ise, davacı tarafça sunulan çeyiz senedindeki imzanın davalı ..."a ait olmadığını, kaldı ki çeyiz senedinin düzenlendiği belirtilen tarihte davalı ..."ın henüz 14 yaşında olduğunu, bu nedenlerle sunulan çeyiz senedini kabul etmediklerini, davacının talep ettiği tüm altınların kendisinde olduğunu ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile;
    Davalılar ... ve ... hakkında davanın husumet yokluğundan ve esastan reddine,
    Davalı ... yönünden, 08/08/1985 tarihli çeyiz senedinde yazılı ev eşyalarına yönelik talebin reddine, ziynet eşyalarına yönelik talebin kısmen kabulüyle, 06/01/2015 günlü

    ek rapor uyarınca, 4 kalın bilezik, dava tarihi itibariyle tanesi 35 gr, 95,20.TL.den Tanesi 3,227.00.TL den toplam 12,908.00.TL, 2 adet ince bilezik tanesi 15 gr.dan 95,20.TL.den 1.428.TL.den toplam 2.856.TL, 1 adet reşat altını dava tarihi itibariyle değeri 668.TL, 1 adet 2 metre zincir 60 gr, 97,50.TL.den 5.850,00.TL, 1 adet gerdanlık zincir ucunda 9 adet reşat altınlı gerdanlık 1 adet reşatın değeri 668.TL.den 6.012.TL değerindeki ziynetlerin aynen iadesine, olmazsa toplam değeri olan 28.294,00.TL.nin dava tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-TMK.nun 6.maddesi hükmü uyarınca, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Buna göre, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkaran kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir.
    Davacı, davalı ... tarafından imzalanan mehir senedindeki ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen ya da bedelinin iadesini talep etmiş, davalı ... ise öncelikli olarak senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığını beyan ederek imzayı inkar etmiştir. Bu durumda, her şeyden önce senetteki imzanın davalı ..."a ait olup olmadığının tespit edilmesi ve davacının bu yöndeki iddiasını ispat etmesi zorunludur.
    İmza incelemesinde öncelikle senetteki düzenleme tarihinden öncesine ilişkin davalı ..."ın uygulamaya elverişli imzalarını taşıyan belgeler (özellikle evlilik akdi sırasında imzaladığı belgeler), düzenleme tarihine en yakın tarihli olanından başlayarak bilirkişice mukayeseye esas alınmalıdır. Senedin düzenleme tarihinden öncesine ilişkin belge bulunamazsa daha sonraki tarihli belgeler, uygulamaya elverişli imza örneği taşıyan herhangi bir belge temin edilemez ise, davalı ..."ın duruşmada alınan medari tatbik imza ve yazı örnekleri üzerinden inceleme yapılmalıdır. Sıhhatli bir sonuç alınabilmesi için, inkar edilen imzanın atıldığı tarihten öncesinde veya mümkün olduğu kadar yakın tarihlerde düzenlenen belgelerde bulunan davalıya ait imzaların celbedilip ondan sonra bilirkişi incelemesi yapılması gerekir.
    Buna göre mahkemece, davacının, çeyiz senedinde yazılı olan eşya istemine ilişkin olarak, davalı ..."ın senet tarihinden önce (yakın tarihli), attığı samimi imza asıllarının toplanarak, çeyiz senedinin ön yüzündeki "teslim alan, ...,..... Oğlu" ifadesi altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığı konusunda, Adli Tıp Kurumu"ndan yeterli incelemeyi ve değerlendirmeyi içeren bir bilirkişi raporu aldırılarak, varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    3- Kabule göre de, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen bir şey olan davalarda vekalet ücreti, nispi tarifeye göre hesaplanır. Davanın tamamen veya kısmen kazanılması ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekalet ücreti kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanır.
    Somut olayda mahkemece davanın, davalılar..... ve ... yönünden reddine karar verildiği ve bu davalılar da kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği halde, reddedilen miktar üzerinden davalılar..... ve ..... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması da doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi