14. Hukuk Dairesi 2016/8575 E. , 2016/10464 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 29.12.2010 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerinden ..."un davalı .... Gıda ve Tic. Ltd. Şti"den alacağı ürün bedeli olarak 60.000,00 TL bedelli olarak, müvekkili ... adına kayıtlı olan ....Tapu Sicil Müdürlüğünün ... pafta no, 1670 ada no, 29 parsel 1. kat, 6 no"lu dairesini 11.01.2008 tarihli 21180 yevmiye no"lu ipotek tesisine ilişkin sözleşme ile teminat olmak üzere ipotek ettirildiğini, davalı tarafın icra takibi yaptığını, taraflarınca takibe itiraz üzerine takibin geri bırakıldığını, davacı ..."a taahüt edilen ürünlerin teslim edilmediğini bu nedenle davalı tarafa ipotek akit tablosu gereğince 60.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti ile, ... adına kayıtlı ....Tapu Sicil Müdürlüğünün ... pafta no, 1670 ada no, 29 parsel 1.kat, 6 no"lu üzerine bırakılan ipoteğin kaldırılmasını, talep etmiştir.
Davalı vekili, söz konusu ipoteğin teminat değil anapara ipoteği olduğunu, müvekkili ..."un davalı müvekkil şirkete borcu bulunduğunu, bu nedenle ipoteğin iptalinin mümkün olmadığını, müvekkilinden almış olduğu ürün bedeline ilişkin 10.000,00 TL borcu bulunduğunu, bu durumun kambiyo evrakı ile sabit olması karşısında haksız ve hukuka aykırı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; yapılan yargılama sonucunda taraflar arasında düzenlenen davaya konu olan ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu ve davacının davalıya 119.354,37 TL borcunun bulunduğu gerekçesiyle davacının menfi tespit davasının ve ipoteğin fekkine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir.
Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.
Somut olayda; Resmi senet ve akit tablosu içeriğinden "Veli Markoç"un Güneş Süt Gıda San. ve Tic. Ltd Şti tarafından kendisine verilen ve verilecek olan ürün karşılığı 60.000,00 YTL" bedel üzerinden tesis edildiği, sözleşme anında borcun belli olmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla ipoteğin, üst sınır ipoteği olarak düzenlendiği açıktır. İpoteğin kuruluş anında alacak henüz mevcut olmadığı için davalı-alacaklının ipotekle teminat altına alınan anapara alacağının miktarının ne olduğunu gösterir delillerini mahkemeye sunması gerekir. Mahkemece alınan 25.02.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda; ""...fatura ve faturaya konu malların teslim edilip edilmediği hususunun araştırılması yönünde kanaat hasıl olması halinde ibraz edilen faturalara konu malların teslimine ilişkin irsaliyelerin dosyasına ibraz edilmesi gerektiği"" belirtilmiştir. Ek bilirkişi raporu doğrultusunda söz konusu malların teslimine ilişkin irsaliye faturalarını sunması için davalı tarafa süre verilmesi tüm deliller değerlendirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmaküzere 19.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.