18. Ceza Dairesi 2015/19781 E. , 2017/2347 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme eyleminden dolayı dava açılmasına karşın hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı süresi içerisinde karar verilebileceği ve bu konuda temyiz denetimine konu bir hüküm bulunmadığı anlaşılarak dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyete ilişkin olarak;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiği Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanığın Jandarma görevlileri ... ve ..."in üzerine silahtan sayılan bira şişesi ile yürüdüğü kabul edilen olayda, TCK’nın 265/4. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sanık ..."ün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyize gelince;
Sanık ..."ün müşteki jandarma görevlileri ... ve ..."e yönelik, Sanık ..."in müşteki jandarma görevlileri ... ve ..."ye yönelik hareketlerinin aynı yer ve zamanda, aynı suç işleme kararıyla, birbirini takip eden söz ve davranışlarla gerçekleşmesi nazara alındığında, sanıkların eyleminin hukuken bir bütün halinde tek bir hakaret fiilini oluşturduğu anlaşılmakla, tek fiille birden çok müştekiye karşı hakaret suçunu işleyen sanıklar hakkında TCK’nın 43/2. maddesinde düzenlenmiş bulunan aynı nev’iden fikri içtima hükümleri uyarınca tek ceza verilip, bu cezanın aynı Kanun"un 43/1. maddesi uyarınca arttırılması gerekirken, sanıkların her iki müştekiye yönelik eylemlerinin ayrı, bağımsız hakaret suçlarını oluşturduğu kabul edilerek sanıklar hakkında ayrı ayrı iki cezaya hükmedilmesi,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ..."in hakaret suçları için temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/03/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.