11. Hukuk Dairesi 2021/2387 E. , 2021/6034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
VEKİLİ : AV. ...
VEKİLİ : AV. ...
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Tokat 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 29.06.2020 tarih ve 2019-559/173 sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi"nce verilen 26.01.2021 tarih ve 2021-112/166 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının Tokat Arma Gıda Tekstil Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin temsil ve ilzama yetkili kişisi iken adı geçen şirketin 10/03/2014 tarihinde ticaret sicilinden resen silinmesine karar verildiğini, söz konusu şirketin tasfiye ve terkin işlemlerinin tam olarak usulüne uygun yapılmadığını, sicilden silinen şirket adına Tokat Tapu Sicil Müdürlüğü kayıtlarına göre tasfiyesi yapılmayan iki adet gayrimenkulün bulunduğunu, yasal olarak ticaret şirketlerinin sicilden silinmesi işlemleri sırasında tasfiyeye tabi olan mal varlıklarının da usulüne uygun şekli ile tasfiyesinin yapılması, tasfiyeye tabi mal, hak, alacak ve borçları sonlandırıldıktan sonra sicilden silinmesi işlemlerinin gerçekleştirilmesi gerektiğini ileri sürerek şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, ticaret sicilinden terkin edilen sermaye şirketleri ile kooperatiflerin üzerinde herhangi bir mal varlığının olduğunun sonradan anlaşılması veya ilgili şirket veya kooperatifin faaliyetlerine kaldığı yerden devam etmek istemesi durumlarında ya da şirketten veya kooperatiften kişinin alacağının bulunması halinde ticaret sicilden silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde ihya yoluna gidilmesi gerektiğini, ihyası istenilen şirketin kaydının 10/03/2014 tarihinde sicilden resen silindiği ve huzurdaki davanın beş yıllık sürenin bitiminde 04/11/2019 tarihinde açılmış olduğu, davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, ihyası istenilen şirketin kaydının 10/03/2014 tarihinde sicilden resen silindiği ve huzurdaki davanın beş yıllık sürenin bitiminde 04/11/2019 tarihinde açılmış olduğu, dolayısıyla davanın süresinde açılmadığı, mahkeme kararı ve gerekçelerinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin adına kayıtlı taşınmaz malvarlığının tasfiyesinin sağlanması amacıyla ihyası istemine ilişkindir.
Dairemizin 14.02.2017 tarih ve 2017/363 E. - 2017/814 K. Sayılı ilamında da ifade edildiği üzere, 6102 sayılı TTK"nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde şirkete ait tasfiye edilmemiş malvarlığının bulunması halinde ise 10 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler. Somut uyuşmazlıkta sicil kaydı silinen şirket eski müdürü tarafından, şirkete ait taşınmazların tasfiyesi talep edildiğine ve şirketin terkininden itibaren 10 yıllık süre dolmadığına göre, yasal sürede dava açmış olan davacının şirket malvarlığının tasfiyesi amacıyla sınırlı olarak ihya istemekte hukuki yararının bulunduğu gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle davanın reddi yerinde görülmediğinden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine,
14/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.