Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/6213 Esas 2016/10441 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6213
Karar No: 2016/10441
Karar Tarihi: 15.12.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/6213 Esas 2016/10441 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/6213 E.  ,  2016/10441 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.01.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil, tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Davacı vekili, müvekkilinin 2/3 hisse maliki olduğu 1025 ada 35 parsel sayılı taşınmazın kalan 1/3 hissesinin dava dışı paydaşlar tarafından 17.12.2013 tarihinde 100.000,00 TL bedelle davalıya satıldığını, müvekkiline satışla ilgili bildirim yapılmadığını, tapuda yer alan satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini ileri sürerek önalım hakkı nedeniyle davalı adına kayıtlı 1/3 hissenin iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiş, ayrıca 6100 sayılı HMK"nın 329/1. maddesi uyarınca müvekkili ile aralarında yaptıkları ücret sözleşmesine göre 5.000,00 TL avukatlık ücreti ile aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca 5.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının iyiniyetli olmadığını, bedelde muvazaa iddiasının doğru olmayıp dava konusu payı 100.000,00 TL karşılığında satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 10486 ada (eski 1025 ada) 35 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı 1/3 hissenin iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
    Hüküm, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
    Aynı yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Somut olaya gelince, davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkili ile arasında yaptıkları ücret sözleşmesine göre avukatlık ücreti olarak 5.000,00 TL ile HMK"nın 329/2. maddesi gereğince tazminat olarak 5.000,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiş olmasına karşın mahkemece, bu taleplerle ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.