
Esas No: 2015/1194
Karar No: 2016/904
Karar Tarihi: 09.02.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/1194 Esas 2016/904 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kanun"un 14 ve 17. maddelerine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olduğundan TMK"nın 713. maddesinin 3. fıkrası hükmü gereği tescil davasının ..."ye ve ilgili kamu tüzel kişiliğine yöneltilmesi ve ..."nin davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması, yargılamaya geldiği takdirde savunma ve delillerinin tespit edilmesinden sonra hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, taraf teşkili sağlandıktan sonra yapılan yargılama sonunda çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro çalışmalarının 1998 yılında tamamlanıp kesinleştiği, dava tarihine kadar geçen makul süre içinde hak arama yoluna başvurulmadığı ve tespit tarihinden itibaren geriye doğru kazanmayı sağlayan sürenin nazara alınamayacağı gerekçesiyle red kararı verilmiştir. Ancak, ayni haklar yasal kısıtlama yok ise nitelikleri gereği her zaman ve herkese karşı ileri sürülebilir. Yasalarımızda hakkında tutanak düzenlenmeyen yerler hakkında kadastro öncesi nedenlere dayanarak dava açılmasını süre yönünden kısıtlayan bir düzenleme bulunmamaktadır. Davacı da kadastrodan önceki nedene dayanarak dava açmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık sınırlama da, hakkında kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlara ilişkindir. Tespit harici bırakılan taşınmazlara yönelik olarak açılacak davalarda herhangi bir süre öngörülmediğinden mahkemece davanın esasına girilip iddia ve savunma doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.