20. Hukuk Dairesi 2015/12575 E. , 2016/376 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... Asliye Ticaret ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince davalının yerine getirmesi gereken yükümlülükleri yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile davacı yanca yapılan ödemeden kaynaklı maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Ticaret Mahkemesince, davacının tacir sıfatının bulunmadığı gibi satıma konu yerin de işyeri niteliğinde bulunmadığı, daire (mesken) vasfında olduğu, ayrıca davanın yeni Türk Ticaret Kanununun maddesi göre mutlak ticari davalardan olmadığı ve nisbi ticari dava niteliğinde de bulunmadığı anlaşılmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflarca iş bölümü itirazı ileri sürülmediğinden davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilerek görevsizlik kararı vermiştir.
İş bölümü itirazı yalnız ilk itiraz olarak ileri sürülebileceği hususu TTK"nın 5 ve HUMK"nın 187.(6100 sayılı HMK"nın 116. maddesi) maddelerinde düzenlenmiştir. İlk itiraz olarak ileri sürülmeyen işbölümü itirazının mahkemece kabul edilmemesi gerekir. İşbölümü itirazının uygun bulunması halinde mahkemece dava dosyasının ilgili mahkemeye gönderilmesine karar verilir. Gönderme kararı nihai bir karardır, mahkeme bu karar ile davada elini çeker, gönderme kararı ile dava sona ermez ve bu kararın temyizi kabil değildir. Yine, gönderme kararı usûlüne uygun şekilde verilmesi halinde (ilk itiraz olarak ileri sürülmesi ve mahkemece uygun görülmesi) gönderilen mahkemeyi bağlar ve gönderilen mahkeme bu davaya bakmaya zorundadır. Ancak, gönderilen mahkemenin davaya bakma zorunluluğu iş bölümü itirazının ilk mahkemede süresinde yapılması hali ile sınırlıdır.
TTK"nın 5/3. maddesi "Bir davanın ticari veya hukukî mahiyeti itibariyle iş sahasına girip girmediği yalnız iptidai itiraz şeklinde taraflarca dermeyan olunabilir".
TTK"nın 5/son maddesi ise "vazifesizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddi halinde yapılacak muamelelere ve bunların tabi oldukları müddetlere dair usûl hükümleri iş sahasına ait iptidai itirazın kabulü halinde de tatbik olunur" hükümleri yer almaktadır.
Somut olayda; davacı, davalı ile düzenlenen 18/03/2009 tarihli daire satış sözleşmesi gereğince, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi mevkiinde tapunun 37/48 ada, 4 sayılı parselde kayıtlı arsa üzerinde yapılan binanın bir katındaki dairenin satımı konusunda anlaştıklarını, müteahit firmanın daireyi teslim tarihinin 30/12/2010 olarak belirlendiği halde, edimini ifa etmediğini, sözleşmenin düzenlenme tarihinde daire satış bedeli olarak belirlenen 63.000,00.-TL"nin 20.000,00.-TL"si için arabasını verdiğini, sözleşmenin geçersiz olduğunu, herkesin aldığını, iade ile mükellef olduğunu ileri sürerek taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile davalıya ödenen 20.000,00.-TL"nin yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep etmektedir. Davanın açıldığı 29.03.2012 tarihinde asliye hukuk ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev değil, iş bölümü ilişkisi olduğu, davalı tarafından süresinde işbölümü itirazında bulunulmadığı ve iş bölümüne yönelik itirazda bulunulmadan verilen görevsizlik kararının bu nedenle bağlayıcı olmadığı anlaşılmakla, davanın, ilk açıldığı Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/01/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.