Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/398 Esas 2016/3442 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/398
Karar No: 2016/3442
Karar Tarihi: 26.05.2016

Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/398 Esas 2016/3442 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir bireyin Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla yargılandığı bir davada, sanığın suçu işlediğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığına karar verdi. Mahkeme ayrıca, TCK'nın 52/4. maddesi gereğince ihtiyatlılık yapılmadan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde resen uygulama yapılabileceğini belirtti ve bu hususu gözetmeyen kararı bozdu. Kanun maddelerinin ayrıntıları ise şöyledir:
- TCK'nın 299/1, 299/2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri: Cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen maddeler
- 6545 sayılı kanunla değişik 5275 sayılı kanunun 106/3.maddesi: Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde resen uygulama yapılabilmesini düzenleyen madde.
16. Ceza Dairesi         2016/398 E.  ,  2016/3442 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Cumhurbaşkanına hakaret
    Hüküm : TCK"nın 299/1, 299/2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1- Sanığın atılı suçu inkara ilişkin savunması, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın olay sırasında tartışmış olduğu ve aralarında bu nedenle ihtilaf bulunan tanık ..."nun beyanı dışında sanığın savunmasının aksine Cumhurbaşkanına hakaret suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilmediği gözetilmeden; şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği yüklenen suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2- Kabul ve uygulamaya göre de;
    Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı kanunla değişik 5275 sayılı kanunun 106/3.maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılamayacağının gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.