Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/3095 Esas 2014/8372 Karar Sayılı İlamı

18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3095
Karar No: 2014/8372
Karar Tarihi: 06.05.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/3095 Esas 2014/8372 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bursa 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen davada, davacı vekili H.. T.. için vasi atanması istenmiştir. Ancak, mahkeme resmi sağlık kurulundan rapor aldıktan sonra sadece akli durumunu değerlendirerek davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili temyiz etmiştir ve Yargıtay, malvarlığını kötü yönetme iddiası yönünden araştırma yapılmadan davanın reddedilmesinin yanlış olduğunu belirtmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 405. ve 406. maddelerinde ise, akıl hastalığı veya zayıflığı sebebiyle kısıtlama yapılacağı gibi, savurganlık, kötü yaşama tarzı ya da malvarlığını kötü yönetme sebepleriyle kısıtlama yapılacağı belirtilmiştir. Mahkemenin yapması gereken, herhangi bir araştırma ve değerlendirme yaparak karar vermekti ancak eksik inceleme sonucu hüküm tesisi yapıldığı için karar bozulmuştur.
Türk Medeni Kanunu'nun 405. ve 406. maddeleri, akıl hastalığı veya zayıflığı sebebiyle kısıtlama yapılabileceği gibi, savurganlık, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetme sebepleriyle kısıtlama yapılacağını belirtmektedir. Vesayet hakkındaki hükümler kamu düzenine ilişkin olduğu için mahkeme, re'sen araştırma yapabileceği gibi tarafların delillerini de toplayarak karar verebilir.

18. Hukuk Dairesi 2014/3095 E. , 2014/8372 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/09/2013
NUMARASI : 2012/2273-2013/1776

Dava dilekçesinde, H.. T.."e vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının babası H.. T.. "in hastalığı yanında Türk Medeni Kanunu"nun 406. maddesi gereğince mal varlığını kötü yönetme sebebiyle de vasi atanmasını istemiştir.
Türk Medeni Kanunu"nun 405. maddesinde; akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her erginin kısıtlanacağı, 406. maddesinde ise; savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her erginin kısıtlanacağı hükme bağlanmıştır.
Mahkemece, resmi sağlık kurulundan rapor alınarak ilgilinin akli durumu değerlendirilmiş ise de; malvarlığını kötü yönetme, savurganlık (TMK md. 406) iddiası yönünden herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır. Vesayet hakkındaki hükümlerin kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece re"sen araştırma yapılabileceği de gözetilerek; re"sen ve tarafların gösterecekleri delillerin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.