Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/58
Karar No: 2016/693
Karar Tarihi: 25.01.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/58 Esas 2016/693 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/58 E.  ,  2016/693 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki davanın sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyeti kurulunca 2014/914.5 Esas ve 22/07/2014 tarihli kararı Asliye Ticaret Mahkemesi"ne saklanmak üzere gönderilmiş olup, davacı tarafından anılan karar temyiz edilmiş olmakla, temyiz incelemesi dairemizce incelenmek üzere dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı, davalı şirket tarafından kasko sigorta poliçesiyle sigortalan araçta meydana gelen hasar nedeniyle sigortalı tarafından eksper olarak atandığını, davalı ... tarafından ... sistemi üzerinden onaylanması nedeniyle davalı şirketin de eksperi sayılacağını, bu doğrultuda ekspertiz raporu düzenleyip davalı şirkete ekspertiz ücret makbuzuyla birlikte gönderdiğini, buna rağmen davalı şirketin yaptığı ekspertiz işi nedeniyle doğan ücret alacağını ödemediğini, bu nedenle davalı şirket hakkında başlatılan takibin borca itiraz nedeniyle durduğunu ileri sürerek 4.851,00 TL tutarındaki ekspertiz ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, TTK"nın 1426. maddesi uyarınca eksper ücretine bağlı makul giderlerin sigortalı nezdinde doğduğunu, sigortalı tarafından ekspere ödeme yapılması halinde talep edilebileceğini, bu şekilde bir ödemenin varlığının belli olmadığını, davacı ile müvekkili arasında hizmet ilişkisinin bulunmadığını, talep edilen ücretin fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Başvuru nedeniyle Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan inceleme neticesinde, 5684 Sayılı Yasanın 22/19. maddesi ile TTK"nın 1426. maddesi uyarınca sigortalı tarafından tayin edilen eksperin sigortalıdan temlik almak suretiyle dahi sigorta şirketinden ekspertiz ücreti talep etmesinin iyi niyet kurallarıyla ve eksperin bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla örtüşmediği, bu yolla eksperin sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan olarak sigorta şirketine başvuramayacağı, davacının tacir olmaması ve taraflar arasında akdi ilişki bulunmaması nedeniyle davacı tarafından düzenlenen belgelerin davalı ... yönünden bağlayıcı olmadığı, husumet yönünden talebin makul görülmemesi nedeniyle makul bir ekspertiz ücreti belirlenmesine de gerek olmadığı belirtilerek başvurunun reddine karar verilmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti"nce verilen kararı davacı temyiz etmiştir.
    5684 sayılı Sigortacılık Kanunu"nun 6456 sayılı Yasa ile Değişik 30/12. maddesinde "Beş bin Türk Lirasının altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları kesindir. Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus
    olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz talebinde bulunmak için bu madde uyarınca belirlenen başvuru ücretinin Komisyona yatırılması şarttır. İtiraz üzerine hakem kararının icrası durur. İtiraz talebi münhasıran bu talepleri incelemek üzere Komisyon tarafından teşkil edilen hakem heyetlerince incelenir. İtiraz talebi hakkında işin heyete intikalinden itibaren iki ay içinde karar verilir. Beşbin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları bu madde uyarınca süresinde itiraz başvurusunda bulunulmaması hâlinde kesinleşir. Bu uyuşmazlıklar hakkında bu madde uyarınca yapılan itiraz üzerine verilen karar kesindir. Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir.Ancak, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükarda temyiz yolu açıktır. Temyize ilişkin usûl ve esaslar hakkında Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu uygulanır.” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir.
    Şu halde, 5.000 TL"den daha düşük bir uyuşmazlığa ilişkin işbu davada, Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın, ilk aşamada, her halükarda temyizi kabil olup olmadığının, yukarıda açıklanan yasa hükmünde sayılmış hususlar ve ileri sürülen temyiz sebepleri çerçevesinde ve öncelikle incelenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede yapılan incelemede, HMK"nın tahkime ilişkin 427. maddesinde, birden çok hakemin görev yapacağı davalarda ilk toplantı tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren görev süresinin başlayacağı belirtilmiş olmakla, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmesi gibi bir durum söz konusu olmadığından, davacı yanın buna ilişkin temyiz itirazı yerinde olmayıp bu yön itibariyle kararın temyizi mümkün olduğundan söz edilemeyecektir.
    Ancak, 5684 sayılı Kanun"un 30. maddesinde "Sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasında sigorta sözleşmesinden veya hesaptan faydalanacak kişiler ile hesap arasında doğan uyuşmazlıkların çözümü amacıyla birlik nezdinde Sigorta Tahkim Komisyonu oluşturulur. Sigortacılık yapan kuruluşlardan, sigorta tahkim sistemine üye olmak isteyenler, durumu yazılı olarak Komisyona bildirmek zorundadır. Sigorta Tahkim sistemine üye olan kuruluşlarla uyuşmazlığa düşen kişi, uyuşmazlık konusu sözleşmede özel bir hüküm olmasa bile tahkim usûlünden faydalanabilir." denilmek suretiyle kimlerin sigorta tahkim komisyonuna ve hangi sebeplerle başvurulabileceği düzenlenmiştir. Esasında sigorta tahkim yolu ihtiyari olup alacağın dava yoluyla tahsili imkanını ortadan kaldırmamakla birlikte uyuşmazlığın daha hızlı bir şeklide çözüme kavuşturulmasını amaçlayan özel bir tahkim usulüdür. Bu nedenle yukarıda anılan yasa hükmü uyarınca tahkime başvurabilecek kişiler ve tahkim yoluyla çözülecek uyuşmazlıkların sınırları yasa kapsamında belirlenmiştir.
    TBK"nın 183. maddesinde " Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir." 189. maddesinde ise "Alacağın devri ile devredenin kişiliğine özgü olanlar dışındaki öncelik hakları ve bağlı haklar da devralana geçer." şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir. 5684 sayılı Yasa"nın 30. maddesi uyarınca sigortalıya sigorta tahkim komisyonuna başvuru imkanını sağlayan hak sigortalının şahsına özgü bir hak olup bu hakkın temlik yoluyla devri mümkün değildir.
    Öte yandan 5684 sayılı Yasa"nın 2. maddesinde sigorta eksperliği, sigorta konusu risklerin gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan kayıp ve hasarların miktarını, nedenlerini ve niteliklerini belirleyen ve mutabakatlı kıymet tespiti, ön ekspertiz ve hasar gözetimi gibi işleri mutat meslek olarak yapan tarafsız ve bağımsız kişi olarak tanımlanmıştır. Sigorta eksperinin, yaptığı işin mahiyeti icabı bağımsız ve tarafsız olması gerekli olup 5684 sayılı Yasa"da eksperin sigorta ilişkisinden menfaat sağlar niğtelikteki davranışlarından ötürü disiplin ve adli cezai müeyyidelere tabi tutulabileceğine ilişkin düzenlemelere de yer verilmiştir.
    Her ne kadar davacı tarafından aynı zamanda sigorta şirketinin eksperi olduğuna dair bir iddia ileri sürülmüş ise de davalı tarafından bu ilişkinin kabul edilmemesi ve davacının sigortalı tarafından atanması karşısında bu iddia itibar edilir nitelikte görülmemiştir.
    Açıklanan bu hususlar karşısında, sigortalının şahsına ait olan sigorta tahkim komisyonuna başvuru hakkının alacağın temliki yoluyla sigorta tahkim komisyonuna başvurabilecek şahıslar arasında sayılmayan kişilere devrinin mümkün bulunmadığı, davacının sigortalının şahsına bağlı hakkı temlik yoluyla devralarak sigorta tahkim komisyonuna başvuramayacağı, uyuşmazlığın niteliği itibariyle tahkim komisyonunun görevi ve yetkisi dahilinde çözümlenebilir olmadığı sonucuna varılmaktadır. Her ne kadar tahkim komisyonunda verilen karar miktarı itibariyle temyize tabi değil ise de hakemlerin görev ve yetkileri dahilinde olmayan hususlarda karar vermeleri durumunda verilen karar her halukarda temyize tabidir. Bu itibarla uyuşmazlığın tahkim komisyonunun görev ve yetkisi dahilinde olmayan bir husustan kaynaklandığı gözetilerek başvurunun reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilip yazılı gerekçeyle reddi doğru görülmemiş ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddi ile kararın gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 04,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi