Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3066
Karar No: 2021/6030

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/3066 Esas 2021/6030 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/3066 E.  ,  2021/6030 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 25.01.2018 tarih ve 2016/515 E- 2018/57 K. sayılı kararın davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi"nce verilen 09.05.2019 tarih ve 2018/1102 E- 2019/683 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı borçlu şirket Aser Otomotiv Yedek Parça ve Dış Ticaret Ltd. Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalanarak kredi kullandırıldığını, davalının ise sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığı, borçluların ödemede temerrüde düşmesi üzerine davacı banka tarafından genel kredi sözleşmesinin ilgili maddeleri uyarınca hesabın kat edildiğini, kat ihtarı tebliğine rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine borçlular hakkında İstanbul 14. İcra Müdürlüğü"nün 2016/3993 esas sayılı dosyasıyla ilamsız takip başlatıldığını, davalının borca, yetkiye, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, itirazlarının da haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, kefalet sözleşmesinin şekil şartlarına aykırı olarak düzenlendiğini ve geçersiz olduğunu, sözleşmenin imza tarihinin 01/03/2013 olarak belirtildiğini, sözleşmenin davalıya teslim tarihi olarak 25/02/2013 olarak gösterildiğini, oysa sözleşmenin davalıya verilmediğini, sözleşme imzalanmadan önce kefalet belgesinin imzasının davalıdan alındığının göründüğünü, borç ilişkisi doğmadan 750.000.-TL limitli sözde kefaletin alındığını, TBK m. 586 hükmüne göre kefilin, kendi el yazısı ile kefalet tarihini, miktarını, ve müteselsil kefalet anlamına gelebilecek ifadenin yazılması gerektiğini, eş muvafakatını gösterir belge tarihinin 28/02/2013 olduğunu, henüz kredi sözleşmesi imzalanmadan borç doğmadan önce 28/02/2013 tarihinde alınan eş rızasında kefalet miktarının bu defa 150.000.- TL olarak gösterildiğini, davalıdan ve eşinden boş olarak alınan belgenin iradesi dışında doldurulduğunu ve rızaları dışında belgelere ilaveler yapıldığını savunarak davanın reddine ve kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kefalet belgesindeki yazı ve rakamların davalının eli ürünü olmadığı, bu durumun Borçlar Kanun"un 583. maddesine aykırılık teşkil ettiği, yine kefalet belgesindeki tarihin sözleşme tarihinden önce olduğu, sözleşme yapılmadan kefalet sözleşmesinin düzenlendiği, davalının kefaletinin geçerli olmadığı, davalı taraf kötü niyet tazminatı istemiş ise de, belgelerdeki imzanın davalının eli ürünü olduğu, kötü niyet tazminatı yönünden oluşması gereken şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın ve kötüniyet tazminatının reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, kefalet sözleşmesinin yazılı olarak yapılmasının kefilin sorumlu olacağı azami miktarın, kefalet tarihinin, müteselsil kefalet anlamında bu anlama gelen ifadenin kefilin kendi el yazısı ile yer almasının kefalet sözleşmesinin geçerlilik şartlarından olduğu, bilirkişiden alınan teknik tespitlere dayalı rapor içeriğine göre, genel kredi ve teminat sözleşmesinde yazılı kefalet tutarının davalının eli ürünü olmadığının belirlendiği, yasanın amir hükmüne göre, kefalet azami miktarının davalı tarafından yazılmadığı, kefaletin bu nedenle geçersiz olduğu, ilk derece mahkemesince, davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesinin gerekçesinin resen düzeltilmesi yoluna gidildiği, ilk derece mahkemesinin ret kararının sonucu itibariyle doğru olup, davacı vekilinin istinaf başvuru nedenleri yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, ancak kararın hukuki gerekçesinin resen düzeltildiği, davalı vekilinin istinaf talebi yönünden sözleşmedeki kefalet miktarına ilişkin rakam yazılarının davalıya ait olmaması nedeniyle TBK"nın 583. maddesi kapsamında kefaletin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddi gerektiği, davacının takipte kötü niyetli olduğundan söz edilemeyeceği, davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddi kararının yerinde olduğu, davalı vekilinin istinaf nedeninin yerinde görülmediği gerekçesiyle HMK"nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine; ilk derece mahkemesinin gerekçesinde hukukun uygulanmasında kısmen hata yapıldığı ve bunun düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle, HMK"nın 33, 355 ve 353/1.b.2. maddeleri uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının gerekçesi düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına, bu doğrultuda davacının davasının reddine, davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 14,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/10/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi