21. Hukuk Dairesi 2018/2190 E. , 2019/2317 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, iş kazasından doğan maddi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz kapsam ve nedenlerine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, davacının davalı şirkete ait işyerinde çalışma şartları nedeniyle gerçekleştiğini iddia ettiği bel rahatsızlığı ile el bileklerindeki sinir sıkışmasından kaynaklı rahatsızlığının meslek hastalığı olduğu iddiasıyla maddi tazminat talebinde bulunduğu, mahkemece verilen 06/05/2015 tarihli ilk kararda davanın reddine karar verildiği, kararın temyizi üzerine Dairemizce verilen 24/10/2016 tarih ve 2015/15486 Esas – 2016/12935 Karar sayılı ilamıyla , davacının iddialarını karşılar mahiyette, davacıda gerçekleştiği iddia edilen rahatsızlıkların meslek hastalığı niteliğinde olup olmadığı hususunda Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmak üzere kararın bozulduğu, Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada Adli Tıp Genel Kurulundan alınan 10/08/2017 tarihli raporda el bileklerindeki sinir sıkışmasından kaynaklı (bilateral karpal tünel sendromu) rahatsızlığınıun mesleki olduğu ancak maluliyet tayinine yer olmadığı, bel (lomber discopati ) rahatsızlığının ise mesleki olmadığının tespit edildiği, dosya içerisinde yer alan ... Eğitim Hastanesi Baştabipliği kayıtlarına göre 16/12/2003 – 06/01/2004 tartihleri arasında istirihatli sayılmasına karar verildiği, 06/01/2004 tarihinde karpal tünel sendromu nedeniyle ameliyat olduğu ve 1 ay istirahatli kalmasına dair rapor düzenlendiği, SGK kayıtlarına göre de 16/12/2003 -05/02/2004 tarihleri arasında Geçiçi İş Göremezlik Ödemesi aldığı anlaşılmıştır.
Sigortalıya, iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle geçici iş göremez durumda bulunduğu sürece, Kurum tarafından 5510 sayılı Yasanın 12. maddesi uyarınca geçici iş göremezlik ödeneği ödenir. Bu ödenek iş kazalarında olay, meslek hastalığında da tedavinin başladığı tarihten itibaren çalışmaz durumda kaldığı(raporu olduğu) sürece ödenir. Geçici iş göremezlik devresinde sigortalının çalışamadığı dönemde yoksun kaldığı gelir de iş kazası sonucu oluşan maddi zarar kapsamındadır. Raporlu olunan dönemde çalışamayan sigortalının bu dönemde yoksun kaldığı ücreti kadar bir zararının oluşacağı ve bu zararında maddi zarar içerisinde kabul edilmesi gerektiği açıktır. Sigortalının zararlandırıcı olay nedeni ile tedavisinin devam ettiği ve çalışamadığı sürelerde %100 iş gücü kaybına uğradığı kabul edilerek bilirkişi aracılığıyla maddi zarar tespit edilip SGK."ca ödenmesi gereken geçici iş göremezlik ödeneğinin rücu edilebilen kısmı düşüldükten sonra elde edilecek sonuca göre bu dönemdeki maddi zarar belirlenmelidir. Somut olayda, davacının el bileklerindeki sinir sıkışmasından kaynaklı (bilateral karpal tünel sendromu) rahatsızlığının Adli Tıp Genel Kurulu raporuna göre meslek hastalığı olarak kabul edildiği ve 16/12/2003 -05/02/2004 tarihleri arasında geçici iş göremez durumda bulunduğu dikkate alındığında, bu süre için davacının %100 iş gücü kaybına uğradığı kabul edilerek bilirkişi aracılığıyla maddi zarar hesabı yaptırılması ve ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin rücuya kabil kısmının tazminattan tenzil edilerek davalının kusuru oranında sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 26/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.