10. Hukuk Dairesi 2018/5162 E. , 2018/9563 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : 4. İş Mahkemesi
Dava, yersiz ödenen aylıkların istirdadı için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi...tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
13.12.1993 tarihinde tahsis talebinde bulunan davalıya 506 sayılı Yasa kapsamında 5320 gün üzerinden 01.01.1994 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmış, davacının 01.08.1980-14.09.1992 tarihleri arasında 5434 sayılı Yasa kapsamında hizmetleri de eklenmek suretiyle yaşlılık aylığının yeniden hesaplanmasına ilişkin davacı Kuruma 10.04.2012 tarihinde başvuru yapması üzerine davacı Kurum tarafından 2829 sayılı Yasa gereği son 7 yıllık hizmet süresinin yarısından fazlasının 5434 sayılı Yasaya tabi olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle aylıkların başlangıç tarihi itibariyle iptal edildiği, bu defa 01.05.2012 tarihinden itibaren 5434 sayılı Yasa kapsamında emekli aylığı bağlanan davalının, iptal edilen 506 sayılı Yasa kapsamında 25.04.2002-24.07.2012 tarihleri arasında ödenen aylıkların 5510 sayılı Yasa"nın 96/a maddesi uyarınca tahsiline ilişkin olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar istemiyle açılan eldeki davada, mahkemece, kısmen kabul kararı verilerek takibin kısmen iptali ile uyuşmazlık konusu husus yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatının reddine dair hüküm kurulduğu anlaşılmış ise de, mahkeme hükmü yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
Sigortalının, 720 gün askerlik borçlanması, 506 sayılı Yasa kapsamında 4600 gün hizmeti ile birlikte toplam 5320 gün üzerinden hizmeti olduğu, 5434 sayılı ... Sandığı Kanunu kapsamında herhangi bir hizmeti bu sürelere eklenmeksizin 5320 gün üzerinden 506 sayılı Yasa kapsamında 01.01.1994 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, davalı sigortalının 10.04.2012 tarihli dilekçesi ile 5434 sayılı Kanun kapsamında geçen 12 yıl 1 ay 14 gün hizmetinin de gözönünde bulundurularak eski primlerine eklenmesine ilişkin davacı kurumdan talepte bulunması üzerine önceden bağlanan aylığın iptal edilerek borç çıkartıldığı ve bu defa 5434 sayılı Kanun kapsamında emeklilik aylığı bağlandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkındaki 2829 sayılı Kanun"un amacı; hiçbir Kurumdaki hizmeti tek başına aylık bağlanmasına yeterli olmayan sigortalı ya da hak sahiplerine, değişik Kurumlardaki hizmet süreleri birleştirilmek suretiyle aylık bağlanmasını sağlamak, bu suretle değişik Kurumlardaki hizmetlerin ziyan olmasını önlemek olup, bazı Sosyal Güvenlik Kurumlarında geçen hizmet süreleri toplamının tek başına aylık bağlanmasına yeterli olması halinde; diğer Kurumlarda geçen hizmetlerin birleştirilmesinde; sigortalının ya da hak sahibinin iradesinin de bu yönde olması koşuluyla zorunluluk bulunmamaktadır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, her ne kadar, sigortalının son hizmeti dikkate alınarak hüküm kurulmuş ise de, 506 sayılı Yasa kapsamındaki hizmetlerin 5510 sayılı Yasa"nın 32. maddesinde sayılan şartları karşıladığı ve dolayısıyla tek başına yaşlılık aylığı bağlanması için yeterli olduğu, öte yandan 01.01.1994 tarihinden itibaren bağlanan gelirin hizmet birleştirmesi olmaksızın bağlanmış olduğu hususları karşısında; 01.01.1994 tarihinden itibaren bağlanan gelirin geçerli olduğu, bu şekilde bağlanan aylığın iptali ile 2829 sayılı Yasa kapsamında yeniden 01.05.2012 tarihinden itibaren 5434 sayılı Yasa kapsamında aylık bağlanamayacağı belirgin olduğundan, Mahkemece, davacı kurumun yersiz aylıkların ödenmesine ilişkin işleminin hatalı olması nedeniyle davanın reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalının, bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 20.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.