16. Hukuk Dairesi 2015/1500 E. , 2016/857 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... Köyü çalışma alanında bulunan 3290 parsel sayılı 677,71 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmaz üzerindeki evin ... kızı ... ve ... oğlu ..."in fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak ev ve tarla vasfıyla ... adına 28.01.1999 tarihinde tescil edilmiştir. Davacı ..., beyanlar hanesinde kimlik bilgilerinin yanlış yazıldığı iddiasına dayanarak beyanlar hanesinde ... oğlu ... yazan ismin ... oğlu ... olarak tashihi istemiyle 30.07.2013 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 3290 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki "... oğlu ..." olan ibarelerin "... oğlu ..." olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, nüfus ve kolluk araştırması ile duruşmada dinlenen tanığın beyanına itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli değildir. Somut olayda çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde kullanıcı olarak “... kızı ... ve ... oğlu ...” isminin yer aldığı anlaşılmaktadır. Dava, beyanlar hanesinde yer alan “... oğlu ....” olan baba adı ve kullanıcı isminin “... oğlu ...” olarak değiştirilmesi istemine ilişkin olup, eldeki davanın çekişmeli yargı işi olup olmadığı belirlenmeden, mahkemece çekişmeli taşınmaz başında keşif yapılmaksızın, yerel bilirkişi ve tanıklardan, bu yeri kullanan ve beyanlar hanesinde ismi yazılı olan bir kişi bulunup bulunmadığı sorulmaksızın, taşınmazı görmeden duruşmada dinlenip sadece davacının ismi ile ilgili beyanda bulunan tanık beyanına dayalı olarak hüküm kurulması isabetsizdir. HMK"nın 382. maddesinin 2. fıkrasının (ç) bendi gereğince “taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılmasına” yönelik tapunun beyanlar hanesinde yer alan isim yazım hatalarının düzeltilmesine ilişkin talepler sulh hukuk mahkemelerinde görülür. Tapu kaydının beyanlar hanesinde mevcut şerhin değiştirilmesi istemli, özen gösterilmediğinde hak sahipliğinde değişiklik sonucunu doğuracak ve tarafları arasında uyuşmazlık bulunan davaların ise, kayıt maliki ..."ye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması zorunlu olup, davacının, kayıt maliki ...ye ve lehine kullanım şerhi olan kişiye karşı iddiasını ispat yükümlülüğü bulunduğundan bu tür davalar, çekişmeli yargı işidir ve davaya asliye hukuk mahkemesinde bakılması gerekir. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için, mahkemece, mahallinde yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile bir fen bilirkişi marifetiyle keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kimin kullanımında bulunduğu, kullananın davacı olup olmadığı, beyanlar hanesinde lehine zilyetlik şerhi verilen ... oğlu .... isminde birinin bulunup bulunmadığı sorulup araştırılmalıdır. Bu isimde birinin varlığının tespiti halinde, davanın, bu kişiye karşı yöneltilmesi gerekirken çekişmeli yargı işi olacağı göz önünde bulundurularak bu nitelikteki davalara bakma görevinin asliye hukuk mahkemeleri olduğu dikkate alınmalı, aksi halde toplanmış ve toplanacak delillere göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA, 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.