Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/4669 Esas 2017/16939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4669
Karar No: 2017/16939
Karar Tarihi: 19.12.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/4669 Esas 2017/16939 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2017/4669 E.  ,  2017/16939 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanık ... hakkında tehdit suçundan, sanık ... hakkında basit yaralama ve tehdit suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının incelenmesinde;
    5271 sayılı CMKnin 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların aynı kanunun 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olup itiraz edilmeden kesinleştiği, temyizi mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
    Sanık ... hakkında, katılan ..."e karşı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) 5237 sayılı TCK"nin 87/1-a maddesi kapsamında “duyularından veya organlarından birinin sürekli zayıflaması” niteliğindeki yaralanmalara ilişkin düzenlenecek adli raporların, olay tarihinden itibaren 18 ay geçtikten sonra düzenlenmesi gerektiği halde, katılan hakkında Kuşadası Devlet Hastanesi"nin 31/12/2012 tarihinde düzenlediği hükme esas alınan kesin adli raporun olay tarihinden 18 ay geçmeden düzenlenmesi karşısında, bu haliyle raporun hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmaması ve her türlü tereddütlerin giderilmesi bakımından katılana ait tüm tedavi evrakları ve raporlarla birlikte katılanın en yakın adli tıp şube müdürlüğüne sevk edilerek yaralanmanın duyulardan veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflaması niteliğinde olup olmadığına ilişkin raporun alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2) Sanığın aksi ispat edilemeyen ve aşamalarda istikrar arzeden savunmalarında, katılanın sinkaflı sözlerle hakaret etmesi üzerine atılı suçu işlediğini belirtmesi karşısında, haksız tahrik hükümlerini düzenleyen 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinin sanık lehine uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.