Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1289
Karar No: 2021/226
Karar Tarihi: 21.01.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/1289 Esas 2021/226 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, mirasçılık nedeniyle mülkiyetin devri talebiyle davalılar aleyhine dava açmıştır. Mahkeme davanın kabulü ile davacıya dava konusu taşınmazların devrine karar vermiştir. Ancak, bir kısım davalılar vekili kararı temyiz etmiştir. 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8/c maddesi gereği davacının talebinin kabul edilmesi mümkün değildir çünkü bu madde mirasçıların tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazi mülkiyeti hakkında düzenlemeler içermektedir ve davacının dava konusu olan miras kapsamındaki arazilerin paylaşımı, bu madde yürürlüğe girilmeden önce gerçekleşmiştir. Sonuç olarak, hüküm bozulmuştur.
Detaylı Açıklama:
5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8/c maddesi gereği, mirasçılar tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazi mülkiyeti hakkında anlaşma sağlayamadıkları takdirde, bir mirasçıya veya birden fazla mirasçının tarımsal gelir değeri üzerinden devrine, aile malları ortaklığına veya limited şirkete devrine, üçüncü kişilere devrine karar verebilirler. Ancak, bu madde 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bu davanın konusu olan miras kapsamındaki arazilerin paylaşımı ise 02.05.2014 tarihinde mirasçılar arasında gerçekleşmiştir. Bu nedenle, davacının talebi bu maddeye dayandırılarak kabul edilemez.
Geçici 5. madde ise 5403 sayılı Kanunun 8/c maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişikliğin öncesinde açılmış davalarda önceki kanun hükümlerinin uygulanacağını öngörmektedir.
Kanun hükümlerinin
14. Hukuk Dairesi         2017/1289 E.  ,  2021/226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.06.2015 gününde verilen dilekçe ile ehil mirasçılığın tespiti ile mülkiyetin devri talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, 5403 sayılı Yasanın 8/c maddesine dayanan ehil mirasçılık nedeniyle mülkiyetin devri istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davanın davalılarla birlikte murislerinden kalan taşınmazlarda elbirliği halinde malik olduklarını, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 10. maddesinde belirtilen kriterler bakımından davacının geçimini mirasa konu tarım arazilerinden sağladığını, anılan Kanunun 8/b ve 8/c maddesinin 1. fıkrasına uygun olacak şekilde anlaşma sağlanamadığından Kanunun 8/ç maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacının ehil mirasçı olarak belirlenmesini ve murislerin terekesinde bulunan taşınmazların tarımsal gelir değeri üzerinden davacı müvekkiline devrini talep ve dava etmiştir.
    Bir kısım davalılar vekili, davacının mahkemenin 2015/276 Esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açtığını, derdest ortaklığın giderilmesi davası varken bu davanın açılamayacağını, bu nedenle davanın reddini savunmuş, bunun mümkün olmaması halinde müvekkillerinden ...’ın ehil mirasçı olduğunu, ehil mirasçılık sıfatı nedeni ile taşınmazların tarımsal gelir değeri üzerinden müvekkili davalı ...’a devrini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların ehil mirasçı olarak davacı ..."e devrine karar verilmiştir.
    Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
    5403 sayılı Kanuna 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 4. maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle eklenen 8/c maddesinde, Mirasçılar, terekede bulunan tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazinin mülkiyeti hakkında; a) Bir mirasçıya veya yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerini karşılaması durumunda birden fazla mirasçıya devrini,b) 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 373 üncü ve devamı maddelerine göre kuracakları aile malları ortaklığına veya kazanç paylı aile malları ortaklığına devrini, c) Mirasçıların tamamının miras payı oranında hissedarı oldukları 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kuracakları limited şirkete devrini, ç) Mülkiyetin üçüncü kişilere devrini, kararlaştırabilirler. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanamadığı takdirde, mirasçılardan her biri yetkili sulh hukuk mahkemesi nezdinde dava açabilir. Bu durumda sulh hukuk hâkimi tarımsal arazi veya yeter gelirli tarımsal arazi mülkiyetinin;a) Kişisel yetenek ve durumları göz önünde tutulmak suretiyle tespit edilen ehil mirasçıya tarımsal gelir değeri üzerinden devrine, birden çok ehil mirasçının bulunması hâlinde, öncelikle asgari geçimini bu yeter gelirli tarımsal arazilerden sağlayan mirasçıya, bunun bulunmaması hâlinde bu mirasçılar arasından en yüksek bedeli teklif eden mirasçıya devrine, ehil mirasçı olmaması hâlinde, mirasçılar arasından en yüksek bedeli teklif eden mirasçıya devrine karar verir. Şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
    Somut olaya gelince: 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununa 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 8. maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle eklenen geçici 5. maddesinde, bu maddenin yayımı tarihinde mirasçılar arasında henüz paylaşımı yapılmamış tarımsal arazilerin devir işlemleri, bu maddeyi ihdas eden Kanundan önceki kanun hükümlerine göre tamamlanır. Bu maddenin yayımı tarihinden önce tarımsal arazilerin paylaşımına ilişkin olarak açılmış ve hâlen devam etmekte olan davalarda, bu maddeyi ihdas eden Kanundan önceki kanun hükümleri uygulanır. Şeklinde düzenlemeyi içermektedir.
    Tarafların murisi Alim Ateş 02.05.2014 tarihinde ölmüş, 5403 sayılı Kanunun 8/c ve geçici 5. maddesi 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Maddelerin yürürlüğe girdiği tarihte mirasçılar arasında henüz paylaşım yapılmamıştır, murisin ölüm tarihinde Yasanın 8/c maddesi yürürlüğe girmediğinden bu maddeye dayanarak hüküm tesis edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 21.01.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi