Ceza Genel Kurulu 2017/1114 E. , 2017/553 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza
Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan sanık ..."nın TCK"nun 142/1-f, 62, 51 ve 53/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve ertelemeye ilişkin Konya 6. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 10.09.2009 gün ve 463-823 sayılı hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesince 6352 sayılı Kanunun geçici 2/2. maddesi uyarınca yeniden değerlendirme yapılmak üzere dosya mahkemesine iade edilmiş,
Yeniden inceleme yapan yerel mahkemece 25.09.2013 gün ve 1323-459 sayı ile; sanığın karşılıksız yararlanma suçundan TCK"nun 163/3, 62 ve 51/2. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve ertelemeye karar verilmiş, bu hükmün de sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 10.12.2014 gün ve 28474-30614 sayı ile;
“6352 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi gereğince öncelikle bilirkişi raporuyla tespit olunan normal tarifeye göre, vergiler ve cezalar dahil edilmeden belirlenmiş gerçek zarar miktarı da belirtilmek kaydıyla, sanığa makul bir süre verilerek zararı tamamen tazmin etmesi halinde hakkında cezaya hükmolunmayacağı hususunda usulüne uygun bildirimde bulunarak ödenmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, ödenmemesi halinde ise delil değerlendirmesi yapılarak hukuki durumunun tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ile mahkûmiyet kararı verilmesi,” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel mahkeme ise 14.04.2015 gün ve 46-314 sayı ile önceki hükümde olduğu gibi sanığın mahkûmiyetine karar vermiştir.
Bu hükmün de sanık müdafii ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.04.2016 gün ve 197816 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca 14.12.2016 gün ve 692-1450 sayı ile; 6763 sayılı Kanunun 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 8. Ceza Dairesince 09.11.2017 gün ve 560-12554 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan açılan davada, sonradan yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 2/2. maddesi gereğince sanığa makul bir süre verilip bilirkişi raporuyla normal tarifeye göre, vergiler ve cezalar dahil edilmeden belirlenmiş gerçek zarar miktarını tamamen tazmin etmesi halinde hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine dair bildirimde bulunulmadan karşılıksız yararlanma suçundan mahkûmiyet kararı verilmesinin isabetli olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca öncelikle yerel mahkeme kararının bozma doğrultusunda işlem yapılması sonucu verilen yeni hüküm niteliğinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
c) Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçelerle veya sonradan yürürlüğe girip lehe hükümler içermekle uygulanması gereken yeni kanun normlarına dayanarak hüküm kurmak,
Suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtayın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamından;
Sanığın karşılıksız yararlanma suçundan mahkûmiyetine ilişkin hükmün Özel Dairece; “6352 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi gereğince öncelikle bilirkişi raporuyla tespit olunan normal tarifeye göre, vergiler ve cezalar dahil edilmeden belirlenmiş gerçek zarar miktarı da belirtilmek kaydıyla, sanığa makul bir süre verilerek zararı tamamen tazmin etmesi halinde hakkında cezaya hükmolunmayacağı hususunda usulüne uygun bildirimde bulunarak ödenmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, ödenmemesi halinde ise delil değerlendirmesi yapılarak hukuki durumunun tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ile mahkûmiyet kararı verilmesi,” isabetsizliğinden bozulmasından sonra yerel mahkemece sanığa katılan kurum zararı olarak tespit edilen 260,85 Lirayı ödemesi için 1 ay süre verildikten sonra Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda karar verileceği ihtar edilmek suretiyle bozma gereğinin yerine getirilmeye çalışıldığı ve ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı niteliğinde olmayıp, yeni hüküm niteliğindedir. Bu yeni hükmün doğrudan Ceza Genel Kurulunca ele alınması mümkün olmadığından, dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Konya 6. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 14.04.2015 gün ve 46-314 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.12.2017 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.